Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5036 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 4143 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: AKÇAABAT 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 08/05/2009NUMARASI: 2008/162-2009/100Taraflar arasında görülen davada;Davacı, davalıya ait 733 parsel sayılı taşınmazın kıyıda kaldığını ileri sürerek, tapu iptali isteğinde bulunmuştur.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, 3402 Sayılı Yasanın 12/3.maddesinde belirlenen hak düşürücü süre dolduktan sonra davanın açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Karar, davacı Hazine vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.“Dava, 3621 Sayılı Yasadan kaynaklanan taşınmazın sicil kaydının kütükten terkini isteğine ilişkin olup, mahkemece 14.3.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5841 Sayılı Yasa hükümleri gözetilmek suretiyle davanın hak düşürücü süreden reddine karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Ancak; çekişmeli taşınmazda 1 / 2 pay davalı H.adına ve 1/2 pay ise M.Ş. adına kayıtlı olup, davada husumet sadece H.’a yöneltmiştir.Bilindiği üzere, bu nitelikteki bir davanın yürütülebilmesi ve çözüme kavuşturulabilmesi için husumetin tüm kayıt maliklerine yöneltilmesi gerekeceği açıktır. Ne var ki; dosyaya gelen çap kayıtlar??ndan çekişme konusu taşınmazın 1/2 pay maliki M. Ş.’in dava tarihi itibariyle ölü olup, başka parsellerde mirasçıları adına intikal işleminin yapıldığı gözetildiğinde; davalı h.dışında başka mirasçılarının bulunduğu ancak onlara davanın yöneltilmemiş olduğu görülmektedir.Diğer taraftan; her dava açıldığı tarihteki koşullara tabidir. Dava tarihinde haklı olduğu halde davanın devamı sırasında yürürlüğe giren bir yasal düzenleme ve İçtihatı Birleştirme Kararı uyarınca haksız duruma düşenin yargılama giderleri ile sorumlu tutulamayacağı, maktu harçla birlikte aksine diğer tarafın sorumluluğuna karar verilmesi gerektiği tartışmasızdır.O halde, dava tarihi itibariyle haklılık durumunun açıklığa kavuşturulabilmesi için, yerinde keşif yapılmak suretiyle çekişmeli taşınmazın 28.11.1997 tarih ve 5 / 3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca belirlenecek kıyı kenar çizgisine göre, 3621 Sayılı Yasanın 4. maddesinde tanımı yapılan kıyıda kalıp kalmadığının saptanması zorunludur. Öyleyse, davacı hazinenin temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 29.04.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.