Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4997 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 20249 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : BEYKOZ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 05/06/2014NUMARASI : 2013/500-2014/347Taraflar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ....'ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava,ecrimisil isteğine ilişkindir.Davacı,kayden maliki olduğu 139 ve 143 parsel sayılı taşınmazlar ile 1081/1120 oranında paydaşı olduğu 138 parsel sayılı taşınmazı davalı idarenin askeri eğitim alanı olarak işgal ettiğini ileri sürerek 01.08.2006-31.08.2011 tarihleri arasındaki dönem için toplam 750.140,00 TL ecrimisile karar verilmesini istemiştir.Davalı idare, çekişmeli taşınmazların bir kısmının kamulaştırılmasına ilişkin Beykoz 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/58 Esasına kayıtlı kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tesciline ilişkin davanın devam ettiğini, ayrıca 138 parsel sayılı taşınmazın bir kısmının orman alanında kalmasından dolayı Beykoz 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/428 E., 2009/45 K. sayılı ilamı ile anılan taşınmazdaki bir bölümün orman vasfı ile hazine adına tesciline karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, haksız işgalin sözkonusu olmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, bilirkişi raporuna atfen 8.700 m²'lik kısmının haksız olarak işgal edildiği gerekçesi ile 01.08.2006-01.08.2011 tarihleri arasındaki 5 yıllık 739.209,00 TL ecrimisilin davalıdan tahsiline ilişkin olarak verilen karar Yargıtay 3. Hukuk Dairesince " ... davalı tarafın savunması üzerinde durulmadan ve savunmada geçen dava konusu yerlere ilişkin daha önceden açılan dava dosyaları ile ilgili herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmadan eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulmuş olması doğru olmadığı gibi hükme esas alınan bilirkişi raporu soyut ve genel ifadeli olup hüküm kurulmaya elverişli değildir.Öte yandan davacı taraf dava dilekçesinde dönem sonlarından itibaren kademeli faiz talebinde bulunduğu halde mahkemece faize ilişkin olarak olumlu veya olumsuz karar verilmeden hüküm kurulmuş olması da isabetsizdir." gereğine değinilerek bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda aynı bilirkişi heyetinden alınan rapor doğrultusunda ilk karardaki ecrimisil miktarına hükmedilmek suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki; hükmüne uyulan bozma kararında izlenmesi gereken yöntem açıkça belirtilmiş olmasına karşın, mahkemece bozma kararında belirtildiği gibi davalı tarafın savunmasında geçen dava konusu yerlere ilişkin kamulaştırma dava dosyası getirtilmemiş ve her ne kadar mahkemece ikinci kez bilirkişi incelemesi yaptırılmış ise de; aynı bilirkişi heyeti tarafından aynı usulle düzenlenen ve aynı sonuca ulaşılan rapora göre ecrimisile hükmedilmiştir. Bilindiği üzere, kamulaştırma kararı almadan ve kamulaştırma işlemlerini tamamlamadan taşınmaza el koyan idare, haksız işgalci konumundadır. Davalı idarenin kamulaştırma bedelinin tespiti ve adına tescil istekli davayı açtığı tarihe kadar taşınmaza el atması haksız fiil niteliğindedir. Kamulaştırma bedelinin tespiti davalarında, dava tarihine göre belirlenen taşınmaz bedelinin tahsiline ve bu tarih itibariyle faize hükmedildiğinden taşınmazın malik/malikleri, anılan davanın açıldığı tarihten geriye doğru ecrimisil isteyebileceklerdir. Başka bir deyişle kamulaştırmasız el atma sebebiyle ecrimisil, davalı idare tarafından kamulaştırma bedelinin tespiti davasının açıldığı tarihe kadar istenebilir.Öte yandan; çekişmeli taşınmazlar üzerinde davalı idarenin işgal ettiği alan açıklığa kavuşturulmamıştır. Hal böyle olunca, öncelikle Beykoz 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/58 Esasına kayıtlı kamulaştırma dava dosyasının getirtilerek incelenmesi,yeniden oluşturulacak üç inşaat mühendisinden oluşan bilirkişi kurulueşliğinde refakate iki fen memuru da alınmak suretiyle mahallinde keşif yapılarak taşınmazlar üzerinde idarece el atılan bölümün yüzölçümünün takometrik aletlerle fen bilirkişi marifetiyle tespit edilip krokide gösterilmesinin sağlanması, bu kroki esas alınarak bir önceki bozma ilamında işaret edilen doğrultuda ve yukarıda değinilen ilke de gözetilmek suretiyle ecrimisil miktarının belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, bozma kararına uyulduğu halde ve orada işaret edilen doğrultuda gerekleri yerine getirilmeksizin yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi davacı İ...Servis Eğitim ve Oto Kiralama Ticaret A.Ş. nin yargılama sırasında ticaret ünvanı İ... Servis Eğitim Ticaret Anonim Şirketi olarak değiştiği halde karar başlığında davacının eski ticaret ünvanının yazılması da isabetsizdir. Davalı vekilinin temyiz itirazı açıklanan nedenlerle yerindedir. Kabulü ile yerel mahkeme kararının (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 08.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.