Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4917 - Karar Yıl 2008 / Esas No : 3280 - Esas Yıl 2008





MAHKEMESİ: KİRAZ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 13/06/2007NUMARASI: 2006/147-2007/97Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, kayden paydaş oldukları 935 parsel sayılı taşınmazın tamamını davalının tarla olarak kullanmak ve yapılanmak suretiyle kullandığını, taşınmaza davalı tarafından alınmadığını ve paylarını kullanamadıklarını ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve inşaatın yıkımına karar verilmesini istemişlerdir.Davalı, mirasçılar arasında uzun yılardır fiili taksimin bulunduğunu belirtip davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, müşterek mülkiyete konu taşınmazda intifadan men koşulu gerçekleşmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hakimi raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR-Dava, paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; tarafların dava konusu 935 parsel sayılı taşınmazda paydaş oldukları ve dava dışı paydaşların da bulunduğu, taşınmaz üzerinde davalı tarafından yapıldığı ileri sürülen bir binanın yer aldığı görülmektedir. Çekişmeli taşınmazın tamamının davalının kullanımında olduğu, davacıların yararlandırılmadığı, diğer bir ifade ile intifadan men olgusunun gerçekleştiği, davacıların onayının bulunduğu kabul edilse bile dava açılmakla bu onayın geri alındığı açıktır. Bu durumda davacıların payları oranında elatmanın önlenmesine karar verilmesi gerektiği açıktır.Ancak, davada yıkım isteği de bulunmaktadır. Yıkım istekli davalarda yıkım istenilen yapının Türk Medeni Kanununun 684.maddesi hükmü uyarınca arzın mülkiyetine tabi olması nedeniyle taşınmazdaki tüm maliklerini davada yer almasında zorunluluk vardır.Hal böyle olunca, davacıların payları oranında elatmanın önlenmesine karar verilmesi, yıkım yönünden ise diğer paydaşların davada yer almasından sonra araştırma ve inceleme sonucunda hasıl olacak duruma göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve yasal olmayan gerekçelerle yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir. Davacıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle, H.U.M.K.’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 16.4.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.