Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4840 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 5457 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ : BURSA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 02/12/2010NUMARASI : 2009/583-2010/622Taraflar arasında görülen davada;Davacı, kayden maliki olduğu 2963 ada 8 parsel sayılı taşınmazdaki 3 nolu dairede dava dışı oğlu ve gelini olan davalının oturmalarına izin verdiğini, ancak oğlu ve davalı arasında boşanma davasının devam ettiğini ve davalıya taşınmazın tahliyesi istemiyle ihtarname keşide edildiğini, davalının taşınmazı tahliye etmediğini ileri sürerek, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteminde bulunmuştur.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, elatmanın önlenmesi davasının konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına; Ecrimisil isteminin kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil, birleşen dava ecrimisil isteklerine ilişkindir.Mahkemece, elatmanın önlenmesi davasının konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil isteminin kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 2963 ada 8 parsel sayılı taşınmazın davacı adına kayıtlı olduğu, tapu kaydında arsa vasfında olup üzerinde bina bulunduğu, davalının kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının bulunmadığı ve yargılama aşamasında taşınmazın boşaltılarak elatma olgusuna son verildiği anlaşılmaktadır.Ne varki, Mahkemece davacı tarafından davalıya keşide edilen ihtarnamenin tebliği tarihi olan 18.11.2009 tarihi ile keşif tarihi olan 29.04.2010 tarihleri arasındaki dönem için ecrimisil takdirine karar verilmişse de, davalının taşınmazı yargılama sırasında boşalttığı ve taşınmazda bulunan eşyalarının nakliyesine ilişkin olarak 24.01.2010 tarihli nakliye faturasını dosyaya ibraz ettiği görülmektedir. O halde davalının taşınmazı 24.01.2010 tarihinde boşalttığı kabul edilerek ve bu tarihler arasındaki dönem için ecrimisile hükmedilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru olmadığı gibi, hüküm altına alınan ecrimisil miktarının faiz başlangıç tarihlerinin asıl ve birleşen dava tarihleri yönünden ayrı ayrı belirtilmemiş olması da isabetsizdir. Davalının, bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 30.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.