MAHKEMESİ : KARABÜK 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 21/09/2011NUMARASI : 2011/350-2011/792Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, kayden malik oldukları 196 ada 231 parsel sayılı taşınmaza komşu parsel maliki davalılar tarafından yol geçirilmek,parke taş döşenmek ve duvar yapılmak, ayrıca parselin güney kısmına bakan bahçesinden yaya yolu olarak geçmek ve kullanmak suretiyle müdahale edildiğini ileri sürerek, el atmanın önlenmesi ve yıkım isteminde bulunmuşlardır.Bir kısım davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece “....davada yıkım isteği de bulunduğuna göre yıkım isteği yönünden olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olmasının doğru olmadığı” gerekçesiyle bozulmuş olup, Mahkemece bozmaya uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir.Karar, davacılar vekili ve davalı E. vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkindir.Hükmüne uyulan bozma ilamında değinildiği şekilde yıkım isteği yönünden de davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.Nevarki, davacılar, dava dilekçelerinde davalıların 196 ada 231 nolu parselin güney bölümüne bakan bahçesinden yaya yolu olarak geçmek ve kullanmak suretiyle de müdahale ettiklerini ileri sürmüşlerse de mahkemece bu konuda inceleme ve araştırma yapılmamış ve ilk karar ile bu konuda olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmamıştır. Keza Dairenin bozma kararında da bu konuda değerlendirme yapılmamıştır. O halde taraflar yararına usuli kazanılmış hakkın doğduğunu söyleyebilme olanağı yoktur. Hal böyle olunca, davaya konu taşınmazın güney bölümüne bakan bahçesinden davalıların yaya yolu olarak geçmek ve kullanmak suretiyle müdahaleleri bulunup bulunmadığı yönünden inceleme ve araştırma yapılması hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olaması doğru değildir.Davacıların bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü ( 6100 Sayılı HMK'nun geçici 3. maddesi yollamasıyla ) 1086 sayılı HUMK.'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 30.4.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.