Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 4829 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 2064 - Esas Yıl 2009
MAHKEMESİ: AYVACIK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 18/06/2008NUMARASI: 2007/47-2008/178Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada;Davacılar, kayden 319 parsel sayılı taşınmazın maliki olduklarını davalının taşınmazına bitişik dondurma tezgahı koyarak satış yaptığını, yaz aylarında yoğunluk nedeni ile işyerinin yan ve giriş kısmının kapatıldığını, ses ve görüntü kirliliği yaratıldığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinde bulunmuşlardır.Davalı, davanın reddini savunmuş, birleşen dava ile de davacının kamu alanına masa sandalye, buzdolabı vs.koymak suretiyle kendi işyerinin önünü kapattığını, ses ve görüntü kirliliğine neden olduğunu bildirip, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinde bulunmuştur.Mahkemece, asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.Karar, taraflarca süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, duruşma isteği değer yönünden reddedilip, gereği görüşülüp, düşünüldü.Dava ve karşı dava çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, komşuluk hukukundan kaynaklanan çekişmenin giderilmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davaların reddine karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillere, özellikle yoğunluk ve ses düzeyi açışından Türk Medeni Kanununun 737 ve devamı maddelerinde sözü edilen komşuluk hukukuna aykırılık teşkil edecek, katlanma ve hoşgörü sınırlarını aşan bir olgunun bulunmadığı belirlendiğine göre bu iddialara yönelik açılan davaların reddedilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.Öyleyse, davacının öteki, davalının tüm temyiz itirazları yerinde değildir Reddine,Ancak, davalının yaptığı dondurma büfesinin pergole diye adlandırılan bölümün davacının kayden maliki olduğu 319 parsel sayılı taşınmazı üzerindeki bina duvarına monte edildiği, fenni bilirkişi tarafından saptandığı gibi, dosyaya ibraz edilen fotoğraflardan da gözlenmektedir.O halde, bu husus davacının mülkiyetine müdahale niteliğinde olup, Türk Medeni Kanununun 683.maddesi uyarınca, malikine önlenmesini isteme hakkı vereceği tartışmasızdır.Hal böyle olunca, davalının davacının taşınmazındaki binanın duvarına monte edilen pergolenin sökülmesi suretiyle elatmanın önlenmesine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın tümden reddedilmiş olması doğru değildir.Davacının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir.Kabulü ile hükmün açıklanan nedene hasren HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 27.4.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.