Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 4652 - Karar Yıl 2008 / Esas No : 2099 - Esas Yıl 2008
MAHKEMESİ: BANDIRMA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 04/12/2007NUMARASI: 2007/131-2007/570Taraflar arasında görülen davada;Davacı, maliki olduğu 17 parsel sayılı taşınmazdaki 6 ve 7 nolu bağımsız bölümlerin oğlu H.tarafından sahte vekaletname kullanmak suretiyle danışıklı olarak ara malikler aracılığıyla davalıya satış suretiyle devredildiğini, işlemlerin yok hükmünde olduğunu ileri sürerek, tapu iptal, tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı, iyiniyetli olarak bedeli karşılığı taşınmazı edindiğini, dava konusu işlemlerden haberi olmadığını bildirip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının iyiniyetli olarak taşınmazları edindiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR-Dava, sahtecilik hukuksal nedenine dayalı tapu iptal, tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, son kayıt maliki davalının iyiniyetli olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 17 parsel sayılı taşınmazdaki 6 ve 7 nolu bağımsız bölümlerin kayden davacıya ait iken oğlu tarafından düzenlenen sahte vekaletname kullanılmak suretiyle önce dava dışı E. Ç.a, ondan dava dışı Y.V.'a bu kişi tarafından da davalıya satış suretiyle intikal ettirildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere ve kural olarak sahte vekaletname düzenlemek ve bu vekaletname kullanılmak suretiyle yapılan satışlarda ilk elle (alıcıya) yapılan işlemin sicilin dayanağını teşkil eden belgenin sahte olması nedeniyle yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ancak, ondan sonra edinenlerin iyiniyetli olduğunun belirlenmesi halinde ve bunun sonucu olarakta Türk Medeni Kanununun 1023. maddesinin koruyuculuğu altında bulunacağı kuşkusuzdur.Ne varki, dosyaya yansıyan bilgi ve belgelerden çekişmeli taşınmazların 1 yıl içerisinde kısa aralıklarla bir kaç el değiştirdiği ilk el konumunda bulunan E.'un kim olduğu tam olarak açıklığa kavuşturulmamış isede, ara malik durumunda bulunan Y.'in genellikle bu tür işlerde aracılık ettiği sonucuna varılmaktadır. Bunun yanında davalının da çekişmeli taşınmazlara komşu bitişik dükkanda fırın işletmeciliği yaptığı, bu kadar yakın ilişkiyi bilmemesi ve duymamasının olanaklı görülmediği, bu nedenle durumu bilebilecek konumda bulunduğu ve bu temliki işlem nedeniyle gerekli özen ve itinayı göstermediği bu bağlamda Türk Medeni Kanununun 1023. maddesi anlamında iyiniyetli kabul edilemeyeceği açıktır. Hal böyle olunca, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10.04.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.