Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 465 - Karar Yıl 2008 / Esas No : 12268 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ : KEMER ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 30/11/2006NUMARASI : 2002/369-2006/614Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada;Davacı, kayden maliki olduğu 1360 parsel sayılı taşınmaza komşu 1361 parsel maliki davalının taşkın bina inşa etmek suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi,yıkım ve ecrimisil isteminde bulunmuştur. Davalı, çekişme konusu evin bulunduğu taşınmazı tapulama yapılmadan önce zilyetliğe istinaden iyi niyetle satın aldığını, taşınmazın evveliyatında orman dışarısına çıkarılan yerlerden olup, 2924 Sayılı Yasa uyarınca tespitinin ve tapulamasının yapılarak hak sahiplerine satıldığını, ancak fiili duruma uygun satış yapılmadığını belirtip davanın reddini savunarak, iyi niyetle ev yapılan bölümün muhik tazminat karşılığında adına tescili istemiyle ayrı dava açarak her iki dava birleştirilmiştir.Mahkemece, asıl davanın Reddine; davalının iyi niyetli olduğu gerekçesiyle Birleşen davanın Kabulüne karar verilmiştir. Karar, davacı E... A... vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik n raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR-Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil, birleşen dava temliken tescil isteklerine ilişkindir.Mahkemece, birleşen temliken tescil davasının kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 1360 parsel sayılı taşınmazın davacıya 1361 parsel sayılı taşınmazın ise davalıya ait olup davalının binasının davacının taşınmazına taşkın halde bulunduğu anlaşılmaktadır.Öte yandan, her iki taşınmazın öncesinin orman olduğu ve 6831 Sayılı Yasanın 2/B maddesi uyarınca çekişmeli yerin orman sınırları dışarısına çıkartılarak Hazine adına 293 parsel olarak sicil kaydının oluşturulduğu ve ifrazı neticesinde 2924 Sayılı Yasa hükümleri uyarınca 1360 nolu parselin davacıya, 1361 nolu parselin ise davalıya satış suretiyle temlik edildiği, ancak tarafların taşınmazlarda mülkiyet hakkı sahibi olmalarından önce davacıya ait 1360 nolu parsele davalı tarafından teknik bilirkişi raporunda gösterildiği şekilde taşkın olacak şekilde bina yapıldığı görülmektedir.Esasen, çekişme konusu taşınmazın öncesinde davalının kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan ayni ve kişisel bir hakkının bulunmadığı dosya kapsamı ile sabittir.O halde, bir kimsenin mülkiyetten kaynaklanan veya kişisel bir hakkının bulunmadığı bir başkasına ait taşınmaza özellikle evveliyatı orman olan bir yere yapılanmasında iyiniyetli olduğu kabul edilemez.Bilindiği üzere; temliken tescili öngören Türk Medeni Kanununun 725.maddesinde unsurları belirtilen tescilin istenebilmesi için öncelikli koşul taşkın yapılanan kişinin iyiniyetli olmasıdır. İyiniyet koşulununun bulunmadığının saptanması halinde diğer unsurların ve koşulların araştırılmasına da gerek yoktur. Bütün bu belirtilenler karşısında davalının (Birleşen dosya davacısının) iyiniyetli olduğunun kabulüne olanak bulunmadığı sabittir. Öyleyse, temliken tescil isteğinin kabul edilmiş olmasının doğru olduğu söylenemez.Kaldı ki, mahkemenin kabul tarzı itibariyle de taşınmazın ifrazının yasal açıdan mümkün olup olmadığının ilgili merciilerden sorularak saptanmaması, öte yandan binanın oturduğu alanın dışında kalan bahçe kısmı hakkında da kabul kararı verilmiş olması isabetsizdir.Hal böyle olunca, davacının elatmasının önlenmesi ve yıkım isteğinin belirlenecek ecrimisil miktarı da gözetilmek suretiyle kabulü gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir. Davacı E.. A..'ın temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 21.1.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.