MAHKEMESİ : SAPANCA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 05/02/2009NUMARASI : 2007/208-2009/27Taraflar arasında görülen davada;Davacı, kayden maliki olduğu 2268 parsel sayılı taşınmaza komşu parselden davalıların yol olarak kullanmak suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürüp elatmanın önlenmesine, yolun kaldırılmasına ve 6.000,00 YTL ecrimisilin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar H., A., E.ve A., dava konusu taşınmaza müdahalelerinin olmadığını belirtip davanın reddini savunmuşlardır. Diğer davalılar, yargılamaya katılmadıkları gibi davaya cevap da vermemişlerdir. Mahkemece, çekişme konusu taşınmaza davalıların yol olarak kullanmak ve elektrik panosu inşa etmek suretiyle müdahale ettikleri, davalıların kötü niyetli olmamaları ve davacının müdahale nedeniyle zararı bulunmadığından ecrimisil isteğinin reddi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Karar, davacı ve bir kısım davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi . raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; çekişme konusu 2268 parsel sayılı taşınmaza davalıların yol olarak kullanmak ve üzerine elektrik panosu tesis etmek suretiyle elattıkları belirlenerek elatmanın önlenmesine karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davalıların bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.Ancak, davacı taşınmazına müdahale eden 2271 parsel sayılı taşınmazın malikleri arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmakta olup, kayıt maliki B. Ü.’in davaya dahil edilerek devam edilmesi gerekeceğinde kuşku yoktur.duğu halde yol olarak kullanılan bölümün eski hale getirilmesi konusunda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi de doğru olmadığı gibi, davalıların davacıya ait çaplı taşınmazın bir bölümünü yol haline getirmelerinde iyi niyetli olduklarının ileri sürülemeyeceği gözetildiğinde haksız işgal tazminatı niteliğindeki ecrimisilin davalılardan alınmasına karar verilmemesi de isabetsizdir.Ayrıca; yapılan uygulama sonucunda alınan 09.01.2009 tarihli mülk bilirkişi raporunda ecrimisil hesabının hangi bilimsel verilere dayandırıldığı da açıklanmış değildir.Hal böyle olunca; tarafların açıklanan yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle, HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,20.4.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.