Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4598 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 17062 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ : DÜZCE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 14/06/2012NUMARASI : 2010/239-2012/248DAVACI : İRFAN SAĞLAMYanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar taraflarca yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi .'nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.Mahkemece, davalının kendi edimini yerine getirmediği, bu nedenle de çekişmeli 267 ve 268 parsel sayılı taşınmazların kendi adına tescilini isteme hakkının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Davacı, ortak muris M.S.'dan kalan 267, 268 ve 214 parsel sayılı taşınmazlar nedeniyle 21.09.2001 tarihinde noterde davalılarla birlikte mirastan feragat sözleşmesi yaptıklarını, sözleşme uyarınca davalılara 214 parsel sayılı taşınmazdaki paylarını verdiğini, onların da 267 ve 268 parsellerdeki paylarını kendisine vermeleri gerekirken devri yapmadıklarını ve hileli davrandıklarını ileri sürerek, 267 ve 268 parsel sayılı taşınmazların tapularının iptali ile adına tescili, olmadığı takdirde ise 214 parselin aynen miras bırakan adına iadesi isteğiyle eldeki davayı açmıştır.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, ortak muris M.S.'ın 07.09.1989 tarihinde ölümü ile geride oğulları davacı İ.ile İ.ve torunları olan davalılar S., S. İ., İ.t ve S.'in kaldıkları, İ.'in 06.02.2010 tarihinde öldüğü, ancak öncesinde miras bırakan M.nın tüm mirasçılarının 21.09.2001 tarihinde noterde düzenlenen mirastan feragat sözleşmesini imzaladıkları, sözleşmede davalıların 267 ve 268 parsellerde tüm hak ve hisselerinden davacı amcaları i.ehine feragat ettikleri, diğer amcaları İi.n ölümü halinde de kendilerine intikal edecek olan miras hak ve hisselerinden de yine davacı lehine feragat ettikleri, karşılığında ise davacı İrfan ile amcaları İi.n 214 parseldeki paylarını aldıklarını,devraldıkları 214 parselin tahmini değerinin 500.000.000 TL olduğunun belirtildiği, 19.10.2001 tarihinde ise çekişmeli 214 parsel sayılı taşınmazın tüm mirasçılar adına intikal ettirilip,aynı gün satış suretiyle dava dışı h.s.a 500.000.000 TL bedelle temlik edildiği, onun tarafından da 06.12.2005 tarihinde dava dışı M. E. T.'ya satıldığı, taşınmazın halen bu kişi adına kayıtlı olduğu, çekişmeli diğer taşınmazlar olan 267 ve 268 parsellerin ise ortak miras bırakan M. adına kayıtlı oldukları anlaşılmaktadır.Dava dışı H.'nin davalıların annesi olduğu dosyadaki nüfus kayıtları ile sabittir. Diğer iki parça taşınmaz ise halen muris M. adına kayıtlıdır. Davacı, aralarındaki mirastan feragat sözleşmesi uyarınca ve davalıların isteği üzerine 214 parsel sayılı taşınmazın davalıların annesine aktarıldığını ileri sürmüş olup, bu iddianın aksi kanıtlanamamşıtır. Bu durumda davacının edimini yerine getirdiği açıktır.Hal böyle olunca, dava konusu 267 ve 268 parseller yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın reddi doğru değildir.Kabule göre de; davalılar lehine hükmedilen avukatlık ücretinin harcı tamamlanan dava değeri üzerinden hesaplanması gerekirken, dava dilekçesinde belirtilen değer üzerinden avukatlık ücret tayini isabetsizdir.Tarafların temyiz itirazları açıklanan nedenler uyarınca yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 01.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.