Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4537 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 20491 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : KANDIRA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 12/07/2013NUMARASI : 2011/683-2013/569Taraflar arasında görülen tapu iptal ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, davalılar tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 31.03.2015 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz edenler vekili Avukat E.. Ö.. ile temyiz edilenler vekili Avukat S.. Z.. geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi S.. Ö.. tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:-KARAR-Dava , muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.Davacılar, ortak mirasbırakanları M.. R..'in çekişme konusu taşınmazlarını kadastro tespitlerinden önce mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak oğlu olan davalılara temlik ettiğini ve kadastro tespitleri sırasında taşınmazların davalılar adına tespit ve tescil edildiklerini ileri sürerek, payları oranında tapu iptal ve tescil isteminde bulunmuşlardır.Davalılar, taşınmazların kadastro öncesinde tapusuz olup, muris tarafından davalılara bağışlandığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğinden toplanan delillerden; çekişme konusu 121 ada 21,29,45,96,394, 127 ada 1,177 ada 6,178 ada 33,35,181 ada 55 parsel sayılı taşınmazların senetsizden zilyetliğe dayalı olarak davalı M.. R.., 121 ada 95 ve 181 ada 46 parsel sayılı taşınmazların ise davalı C.. R.. adına kadastroca tespit edildikleri, kadastro tespitine itiraz neticesinde; Kandıra Kadastro Mahkemesi'nin 2007/615 E.2009/277 K. sayılı kesinleşen kararı ile 121 ada 45 ve 127 ada 1 parsel sayılı taşınmazların davalı C.. R.., 177 ada 6 ve 178 ada 35 parsel sayılı taşınmazların ise davalılar adına tesciline karar verildiği anlaşılmaktadır.Hemen belirtmek gerekir ki, tapuda kayıtlı olmayan taşınmazlar taşınır mal niteliğindedir. Tapusuz taşınmazlarda zilyetlikten ibaret olan hakkın devri suretiyle yapılan elden bağışlama sözleşmeleri hiçbir biçim koşuluna tabi değildir. Bu nedenle gizlenerek yapılan bağışlama niteliğindeki tasarruf geçerlidir. Ve bu tür temlikler bakımından 01.04.1974 gün ½ sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının uygulama yeri yoktur.Somut olayda çekişmeli taşınmazların kadastroca senetsizden tespit ve tescil edildiği sabittir.Hâl böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmelerle yazılı olduğu üzere davanın kabulüne karar verilmiş olması isabetsizdir.Davalıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 31.12.2014 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz edenler vekili için 1.100.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenlerden alınmasına, 31.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.