Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4411 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 3499 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı ... vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, ihbar edilen ...'e ait 1230 parsel sayılı taşınmazın, davalı ... adına düzenlenen sahte vekaletname ile davalı ...'a satış suretiyle temlik edildiğini, tescilin yolsuz olduğunu ileri sürerek satış işlemi ile davalı ... adına olan tapu kaydının iptalini istemiştir.Davalılar, savunma getirmemişlerdir.Davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Yargıtay 14. Hukuk Dairesince, “...Tapu Sicili Tüzüğünün 85. maddesine göre ilgililerin yazılı olur vermediği durumlarda belgeye aykırı yazımın ve tescilin düzeltilmesi için müdürlüğün dava açma yetkisi başka bir anlatımla aktif dava ehliyeti bulunmaktadır. Mahkemece yapılan bu saptama gözden kaçırılarak işin esası incelenip bir hüküm kurulması yerine davanın aktif dava ehliyeti yokluğu sebebiyle reddi doğru değildir...” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda tescile dayanak olan vekaletnamenin sahte olduğu, bu nedenle tescilin yolsuz olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; çekişme konusu 1230 parsel sayılı taşınmaza ... adına kayıtlı iken, .... Noterliğinden verilen 03.11.2006 tarih ve 29861 yevmiye nolu vekaletname ile ... isimli kişi tarafından 08.11.2006 tarih ve 15982 nolu satış aktiyle ...'a temlik edildiği, bilahare satış aktinde ve vekâletnamede kullanılan kimliklerin sahte olduğunun belirlendiği görülmektedir.Gerçekten, ... adına kayıtlı olan 1230 parsel sayılı taşınmazın, davalı ... sehte kimliğini kullanan dava dışı ... tarafından, davalı ... sahte kimliğini kullanan dava dışı ...’a temlik edildiği saptanmak suretiyle tapu iptali ve tescile karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.Ancak, tapudaki işlem nedeniyle davalılara kusur yüklenemez. Buna göre, yargılama giderlerinden ve bu giderlerden sayılan avukatlık ücretinden davalıların sorumlu tutulamayacağı da açıktır. Hâl böyle olunca, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.Davalı ... vekilinin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.