Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4401 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 17456 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen dava sonunda kesinleşen kararın tavzihine yönelik hüküm davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, tavzih istemine ilişkindir.Mahkemece, tavzih isteminin kabulüne karar verilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, hükmün kurulduğu tarihte yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK'nun 455 ve takip eden maddelerinde tavzih müessesesi düzenlenmiş ve hükmün mütenakız fıkralar içermesi veya gayrivazıh (açık olmayan) hususları ihtiva etmesi halinde tavzih yoluna başvurulabileceği öngörülmüş; 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Yasa'nın 305 ve takip eden maddelerinde de aynı düzenlemeye yer vermiştir. Somut olayda, davacılar, mirasbırakanları ...’in 14 parça taşınmazını damadı davalı ...’e temliki ile ilgili 19/11/2001 tarihinde tapu iptal tescil istemi ile dava açmışlar, mirasbırakanları ...’nin, tek parça taşınmazını davalı ...’e 2 parça taşınmazını davalı kızı ...’a yaptığı temliklerin iptaline ilişkin açılan davaların birleştirilmesi ile yapılan yargılama sonunda davacıların 1/3’er payı üzerinden tescil kararı verilmiş, karar deracattan geçerek 22/03/2010 tarihinde kesinleşmiştir. Bu durumda, hükümde müphem bir husus yoktur. Ne var ki, mahkemece aksi düşünce ile tavzih isteminin kabulüne karar verilmiştir. Hâl böyle olunca, tavzih isteğinin reddine karar verilmesi gerekirken her ne kadar muris ...’in ...’nin ölümünden önce alınan veraset ilamına atıf yapılarak hüküm kurulmuşsa da, ...’nin 14/08/2003 tarihinde öldüğü, karar tarihinde mirasçı olmadığı gibi ...’nin miras payının davalı ... üzerinde bırakılması sonucunu doğuracak şekilde tavzih kararı verilmesi isabetsizdir. Davacıların temyiz itirazı açıklanan nedenlerden ötürü yerindedir. Kabulüyle, 20/06/2011 tarihli tavzih kararının (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.