Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4400 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 18424 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : EDİRNE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 10/06/2013NUMARASI : 2012/505-2013/292Taraflar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;Dava, tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mahkemenin ilk kararında, iddianın kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, davacının temyizi üzerine anılan kararın, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 12.09.2012 tarihli ve 2012/8858 E–2012/10113 K sayılı kararı ile yapılan inceleme ve araştırmanın hüküm kurmaya elverişli olmadığına değinilerek bozulduğu, mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.Mahkemece, bozma sonrası getirtilen 12364 ve 12395 numaralı vergi kayıtlarına göre davacının mirasbırakanı M.. M..'in dava konusu taşınmazların mutasarrıfı ve vergi mükellefi olduğu, tapulama tutanaklarında da Mehmet isminin Mehmet Nami/Mehmet Efendi olarak geçtiği görülmektedir. Her ne kadar nüfus kayıtları bulunmasa da tanık beyanlarından diğer kayıt maliki Bedriye'nin davacının murisinin kardeşi olduğu, davacı ve ailesinin uzun yıllardan beri şehir dışında yaşadıkları, murisin 1945 yılında öldüğü dikkate alındığında iddianın başka şekilde kanıtlanmasının mümkün olmadığı, taşınmazların başka kişilerce kullanılmasının davacının mülkiyet hakkını ortadan kaldırmayacağı hususları sözü edilen vergi kayıtları ve tapulama tutanakları birlikte değerlendirildiğinde davacının iddiasını ispat ettiği açık olup, mahkemece yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir. Hal böyle olunca, iddianın kanıtlandığı gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken davanın reddi yönünde hüküm kurulması doğru değildir.Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 26.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.