Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4384 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 15598 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ: İZMİR 13. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 27/03/2012NUMARASI: 2012/153-2012/78Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, usulden reddine, diğer dava konusu 2601 ada 60 parsel sayılı taşınmaz yönünden dosyanın tefrik edilerek yeni esasa alınmasına ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil olmazsa miras sebebiyle istihkak isteğine ilişkindir.Mahkemece, dava konusu 2601 ada 59 sayılı parsel yönünden derdest davalar bulunduğu gerekçesiyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine, diğer dava konusu 2601 ada 60 parsel sayılı taşınmaz yönünden dosyanın tefrik edilerek yeni esasa alınmasına karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacılar ve davalı F..'nın miras bırakanlarından D.. A..'nin 11.9.2010 tarihinde, S..'ın ise 4.2.2012 tarihinde öldüğü, dava konusu 59 ve 60 parsel sayılı taşınmazların D..A..ve S.. adlarına 1/2'şer paylarla kayıtlı iken davalı kızları F..'ya verdikleri vekaletnameler kullanılmak suretiyle, vekil F.. tarafından 59 sayılı parselin tamamının 7.4.2010 tarihinde dahili davalı Ö.. Y..'a satış yoluyla temlik edildiği, onun da bu taşınmazı 19.8.2011 tarihinde dahili davalı C..Y..'a devrettiği, yine 60 sayılı parselin tamamının vekil Fatma tarafından 19.8.2010 tarihinde davalı E.. K..'e satış yoluyla temlik edildiği, onun da bu taşınmazı 25.7.2011 tarihinde davalı A..U..'a devrettiği, taraflar arasında muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak İzmir 5.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/468 E. Sayılı ve İzmir 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/483 E. sayılı derdest davaların bulunduğu anlaşılmaktadır.Hemen belirtilmelidir ki, derdest bir davanın varlığından sözedilebilmesi için davanın tarafları ve sebebi yanında kesin hükümde olduğu gibi dava konusunun da aynı olması gerekmektedir.Somut olayda 59 sayılı parsel ½'şer payla davacıların mirasbırakanları D.. A.. ve S.. adına kayıtlı iken, 7.4.2010 tarihinde Ö.. Y..'a satış suretiyle temlik edildiği, Ö..'in de 19.08.2011 tarihinde C..Y..'ye devrettiği, davacılar tarafından İzmir 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/483 esasında kayıtlı dava ile Ö.. Y.. ve F.. S.. A.. aleyhine miras bırakan baba Du..A..nin muvazaalı temlik yaptığından bahisle iptal, tescil davasının açıldığı, taşınmazın el değiştirmesi üzerine yine babanın muvazaalı temlik yaptığı iddiası ile İzmir 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/468 esas sayılı davanın Ö..Y.., F..S..ve C..Y.. aleyhine açıldığı, eldeki davanın ise yine aynı taşınmaz hakkında ve aynı kişiler aleyhine anne S..'ın muvazaalı temlik yaptığı iddiası ile açıldığı sabittir.Bu durumda davanın hukuki niteliği ve tarafları aynı ise de, öncekinde baba, eldeki dosyada anne payı bakımından muris muvazaasına dayanılmakla davaya konu paylar farklı olduğundan derdestlikten sözetme olanağı yoktur.Hal böyle olunca, her üç dava dosyasının HMK 166 md. uyarınca birleştirilmesi, iddia ve savunma doğrultusunda toplanan ve toplanacak delillerin birlikte değerlendirilmesi, miras bırakanların temliklerdeki gerçek amacının kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkartılması, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.Davacıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 27.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.