Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4331 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 3764 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: EDREMİT 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 17/02/2009NUMARASI: 2007/666-2009/74Taraflar arasındaki davadan dolayı Edremit 1.Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 17.2.2009 gün ve 2007/666 esas, 2009/74 sayılı hükmün bozulmasına ilişkin olan 27.9.2010 gün ve 9856-9487 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, 3621 Sayılı Yasadan kaynaklanan tapu iptali ve taşınmazın sicil kaydının kütükten terkini isteğine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece, 14.3.2009 tarihinde yürürlüğe giren 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3.maddesi hükmünde değişiklik yapın 5841 Sayılı Yasa düzenlemesi ile henüz kesin hüküm halini almamış davalarda da tarafların sıfatına ve taşınmazların niteliğine bakılmaksızın 3402 Sayılı Yasanın 12/3.maddesinde öngörülen hak düşürücü sürenin uygulanacağı öngörülmüştür. Anılan yasa düzenlemeleri gözetilmek suretiyle eldeki dava hakkında karar verilmesi ve tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderleri ve avukatlık ücreti takdiri gerektiği belirtilerek bozulmuştur.Karar tarihinde bozma gerekçeleri doğru ise de; 19.1.2011 tarihinde yürürlüğe giren ve 3402 Sayılı Kadastro Yasasının 36.maddesi (36/A md.) hükmüne ilave edilen 16.maddesi hükmünde kadastroya dayalı işlemlerden dolayı açılacak davalar neticesinde davalı taraf davayı kaybetse dahi yargılama giderlerinden ve bu giderlerden sayılan avukatlık ücretinden sorumlu tutulamayacağı hükmü öngörülmüş, 17.maddesi ile de anılan hükmün uygulama zamanı infaz aşamasına kadar uzatılmıştır.Diğer taraftan, yürürlüğe giren yasa hükmünün geçmişe şamil olarak uygulanması öngörüldüğünde anılan bu husus kazanılmış hakkında istisnasını teşkil ederk. Nitekim, anılan 6099 Sayılı Yasanın eldeki davalara da uygulaması gerektiği gözetildiğinde bozma kararının davalı tarafından karar düzeltmeye getirilmemiş olması da neticeye etkili değildir.Anılan bu husus, karar düzeltme isteği üzerine yapılan inceleme sonucu anlaşıldığından, davacı Hazinenin karar düzeltme isteği HUMK.'nun 440.maddesi gereğince bu yöne ilişkin olarak yerindedir. Kabulüyle, Dairenin 27.9.2010 tarih 2010/9856 Esas ve 2010/9487 sayılı bozma kararından, yargılama gideriyle ilgili bozma gerekçelerinin çıkartılmasına, yerine 6099 Sayılı Yasa hükümleri çerçevesinde Yerel Mahkemece irdeleme ve değerlendirme yapılarak davalı yararına yargılama gederleri ve avukatlık ücreti tayinine yer olup olmadığı üzerinde durularak bir hüküm kurulması ibarelerinin eklenmesine, yerel mahkemenin 17.2.2009 gün ve 2007/666 Esas, 2009/74 sayılı kararının bu gerekçede ilave edilmek suretiyle BOZULMASINA, davacı Hazinenin sair karar düzeltme isteleri yerinde görülmediğinden REDDİNE, 13.4.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.