Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4300 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 1802 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davalı...ve ... Belediyesi tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava ve birleşen dava, 5737 Sayılı Yasanın 30.maddesine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı ... İdaresi; davalılar adına kayıtlı bulunan 889 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 10, 11 ve 13 parsel sayılı taşınmazlar üzerinde bulunan eski eser şerhli yapının ... Vakfının vakfiyesinde belirtilen bedesten olduğunu, 5737 Sayılı Yasanın 30.maddesi uyarınca taşınmazın vakfı adına tescili gerektiğini ileri sürerek tapu iptal ve tescile karar verilmesini istemiştir.Davalı ... Belediyesi; husumet itirazında bulunmuş, davalılar...ve ... Belediyesi; taşınmazların... yoluyla meydana gelmediğini,... kültür varlığı niteliğinde olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, 5737 Sayılı Yasanın 30.maddesindeki koşulların gerçekleştiği gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın kabulüne, davalı ... Belediyesi yönünden husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 889 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 10 ve 11 parsel sayılı taşınmazların davalı Hazine, 889 ada 13 parsel sayılı taşınmazın birleşen davanın davalısı ... Belediyesi adına kayıtlı olduğu, bir kısım taşınmazların tapu kaydında "31.3.1978 tarih ve 3106 yevmiye no ile eski eser şerhi bulunduğu, ayrıca 3 ve 5 parsellerde "... Vakfından" şerhinin yer aldığı, davacı ... İdaresinin 5737 Sayılı Yasanın 30.maddesi uyarınca taşınmazların vakfı adına tescili gerektiğini ileri sürerek eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır.Bilindiği üzere; 13.9.1957 tarihinde yayımlandığı tarihte yürürlüğe giren aslında... olan tarihi ve Mimari Kıymeti Haiz Eski Eserlerin ... Umum Müdürlüğüne Devrine Dair 7044 Sayılı Yasanın 1.maddesinde aynen “ Aslında... yoluyla vücuda gelip de muhtelif kanunlar veya sair suretlerle Hazine, belediyeler veya hususi idarelerin mülkiyetine geçmiş bulunan muhafazası gerekli tarihi veya mimari kıymeti haiz eski eserlerin mülkiyeti tekrar ..., Umum Müdürlüğüne devrolunmuştur.” hükmü öngörülmüş iken 27.2.2008 tarihinde yayımı ile yürürlüğe giren 5737 Sayılı Yasanın 80.maddesi hükmü gereğince 7044 Sayılı Yasa yürürlükten kaldırılmış olup, 5737 Sayılı Yasanın 30.maddesi hükmü ile bazı farklılıklar dışında aynı düzenlemeye “..yoluyla meydana gelip de, her ne suretle olursa olsun...Belediye, Özel İdarelerin veya köy tüzel kişiliğinin mülkiyetine geçmiş ,... kültür varlıkları mazbut vakfına devrolunur.” şeklinde yer verilmiş ne var ki, anılan Yasalarda geçen “muhafazası gerekli tarihi veya mimari kıymeti haiz eski eserler ile... kültür varlıklarından" neyin kastedildiği yolunda bir tanım ve açıklamaya yer verilmemiştir.Oysa, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 3.maddesi ile “Kültür varlıkları, Tabiat Varlıkları, sit....” gibi taşınmazların tanımı yapılmış 6.maddesi hükmü ile de korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının nelerden ibaret olduğu duraksamaya yer bırakmayacak şekilde belirtildikten sonra 2863 Sayılı Yasanın 26.5.2004 tarihli ve 5177 Sayılı Yasanın 26.maddesiyle değişik 7.maddesinde Korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının ve sit alanlarının ne şekilde tespit edileceği ve belirleneceği hususu açığa kavuşturulmuştur.Diğer taraftan, 7044 Sayılı Yasada... yoluyla vücuda gelen muhafazası gerekli tarihi veya mimari kıymeti haiz eski eserlere değinilmişken 5737 Sayılı Yasanın 30.maddesinde sadece “... Yoluyla meydana gelen... kültür varlıklarının” vakfına devrolunacağı vurgulanmıştır. Ne var ki; değinilen ilke ve yasal düzenlemeler gözetildiğinde mahkemece yapılan araştırma, inceleme ve özellikle, elde edilen bilirkişi raporunun hükme elverişli olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur.Hâl böyle olunca; çekişme konusu tüm taşınmazların kadastro tespitine dayanak belgeler getirtilmek suretiyle... yoluyla meydana gelip gelmediklerinin saptanması, öte yandan yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda taşınmazların “vakıf kültür varlığı” niteliğine haiz olup olmadıklarının 2863 Sayılı Yasa hükümleri de gözetilerek tabiat ve kültür varlıkları ile muhafazası gerekli tarihi veya mimari kıymeti haiz eski eserlerden ve... mevzuatından anlayan, aralarında sanat tarihçisi veya arkeolog niteliğini haiz kişilerin de bulunduğu bilirkişi heyeti ile mahallinde keşif icra edilerek her bir taşınmaz yönünden 5737 Sayılı Yasanın 30.maddesindeki koşulların gerçekleşip gerçekleşmediğinin ayrı ayrı değerlendirme yapılarak açıklığa kavuşturulması ve varılacak sonuç çerçevesinde karar verilmesi gerekirken anılan hususların gözardı edilmiş olması doğru değildir. Kabule göre de; 5737 Sayılı Yasanın 30.maddesi uyarınca “mazbut vakfı” adına tescil kararı verilmesi gerekirken davacı ... İdaresi adına tescile karar verilmiş olması da isabetsizdir. Davalı...ve ... Belediyesinin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 07.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.