Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4044 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 3122 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ : AKSARAY 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 20/10/2006NUMARASI : 2006/162-429Taraflar arasında görülen davada;Davacı ..parsel sayılı taşınmazın tamamının A.E..adına kayıtlı iken hükmen 4/5 payının adına tesciline karar verildiğini, A..'ninde karar kesinleştikten sonra infaz edilmeden taşınmaz üzerindeki ihtiyati tedbirin kaldırılması üzerine davalıya satış suretiyle devrettiğini, temlikin yolsuz olduğunu ileri sürerek tapu iptal tescil isteğinde bulunmuştur.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR-Dava, yolsuz tescile dayalı tapu iptali ve tescili isteğine ilişkindir.Mahkemece, kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; öncesi davalının bayii olan A..adına kayıtlı.. parsel sayılı taşınmazla ilgili davacının A..aleyhine açmış olduğu tapu iptal ve tescil davasında taşınmazdaki 4/5 pay yönünden davanın kabul edilmek suretiyle sonuçlandığı ve 20.4.1982 tarihinde kesinleştiği Aksaray 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1981/815 Esas 1982/242 sayılı ilamı ile sabittir.Öte yandan anılan karar sicile yansıtılmadan davalının bayii A..ile davacı arasında dava edilmeyen parsellerde dahil olmak üzere aralarında bir sözleşme yapıldığı buna göre .. parsel sayılı taşınmazın davalının bayii A..'ye bırakıldığı,A..kayden çekişmeli bu taşınmazı davalıya satış suretiyle intikal ettirdiği, bu arada sözleşme gereğince A..sahip olduğu çekişme dışı parsellerin davacıya verilmemesi sebebiyle davacının A.., davalı ve dava dışı kişi aleyhine anılan bu harici sözleşme uyurınca açmış olduğu iptal ve tescil davasının haricen yapılan sözleşmelerin geçersiz olduğu ve hukuksal netice doğurmayacağı gerekçesiyle Aksaray 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1991/238 Esas 1992/176 Karar sayılı ilamı ile reddedildiği ve derecattan geçmek suretiyle kesinleştiği görülmektedir.Yukarıda belirlenen olgular karşısında davacının bu defa çekişmeli taşınmazın 4/5 payıyla ilgili lehine kesinleşen karara dayanmak suretiyle davalı üzerindeki bu payın tapusunun iptali ile adan tescili isteğiyle eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır.Bilindiği üzere; Türk Medeni Kanununun 705.maddesinde öngörüldüğü üzere, tapuya tescilden önce, mülkiyetin kazanılacağı haller açıkça sayılmış, bunlardan birininde tescil ilamı olduğu belirtilmiştir.Mülkiyetle ilgili anılan kararın bir zaman aşımına uğramayacağı tartışmasızdır.O halde eldeki davada dayanılan hukuki sebep ile önceki Aksaray 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1991/238 Esas 1992/176 Karar sayılı ilamında dayanılan hukuki sebebin aynı olduğu söylenemez.Bu durumda HUMK.'nun 237.maddesi hükmü karşısında kesin hükmün varlığından bahsedilmeyeceği açıktır.Bu durum karşısında, tarafların iidaları ve savunmaları doğrultusunda delillerinin toplanması, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ve yasal olmayan gerekçelerle kesin hükümden bahisle davanın reddedilmiş olması doğru değildir.Davacının temyiz itirazları yerindedir.Kabulüyle hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12.4.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.