MAHKEMESİ : ERCİŞ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 11/04/2013NUMARASI : 2012/443-2013/402Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava; ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup davanın kabulüne ilişkin olarak önceden verilen karar Dairece; “....mahkemece ehliyetsizlik iddiası yönünde araştırma yapılmadığı, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan rapor alınmak suretiyle miras bırakanının akdin yapıldığı tarihte hukuki ehliyeti haiz olup olmadığının saptanması, murisin hukuki ehliyeti haiz olmadığının belirlenmesi halinde pay oranında anılan davanın dinlenemeyeceğinin gözetilmesi, ehliyetli olduğunun belirlenmesi halinde muris muvazaası hukuksal nedeni üzerinde durulması, toplanan ve toplanacak olan tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi, hâsıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi” gereğine değinilerek bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmüne uyulan bozma ilamında uyuşmazlığın niteliği vurgulanmak suretiyle izlenmesi gereken yol açıkça belli edilmiştir.Bilindiği üzere; mahkemenin Yargıtay'ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğar. Diğer taraftan yerel mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “usuli kazanılmış hak” olarak tanımlayacağımız bu müessese, mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararındaki esas çerçevesinde işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirir (09.05.1960 gün, 21/9 sayılı YİBK). Somut olayda; bozmaya uyulmakla ilgilileri yönünden usulü kazanılmış hak doğmasına karşın bu temel usul kuralı gözardı edilerek bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir.Şöyle ki; gerek bozma ilamı öncesi gerekse sonrasında murisin tedavi gördüğü hastaneleri tespit etmek amacıyla yapılan araştırma sonucunda her ne kadar Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Erciş Devlet Hastanesi, Yüzüncü Yıl Üniversitesi D.. O..Tıp Merkezi Hastanesinden verilen yanıtlarda; murisin tedavi kayıt ve belgelerine rastlanmadığı bildirilmiş ise de; davalı tarafın delil listesinde murisin ÇAPA Tıp Fakültesi Hastahanesinde tedavi gördüğü, ölümün Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Hastanesinde gerçekleştiği, 1998/51212 sayılı hasta dosyası üzerinden takibinin yapıldığı, Van Eğitim ve Araştırma Hastahanesinin 06/04/2010 tarihli yanıtında muris R..O.. hakkında Akıl ve Ruh Sağlığı Hastalıkları Uzmanı Dr. M..A.. S.. tarafından rapor düzenlendiği belirtilerek protokol defterinin onaylı bir örneği dosyasına ibraz edildiği halde mahkemece ilgili yerlerden hasta kayıt ve müşahade evraklarının getirtilmediği, sonuç olarak Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulundan mirasbırakanın temlik tarihinde hukuki ehliyetinin olup olmadığı konusu duraksamaya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulmaksızın muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı iddia bakımından değerlendirme yapılarak sonuca gidildiği anlaşılmaktadır. Hâl böyle olunca; ÇAPA Tıp Fakültesi Hastahanesi, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Hastahanesinden (özellikle 1998/51212 sayılı hasta dosyası), Van Eğitim ve Araştırma Hastanesinden (özellikle 347967/2 sayılı dosyası), D... O...Tıp Merkezi Hastahanesinden murisin tedavi kayıt ve belgeleri, hasta müşahade evrakları, reçeteler, sağlık kurulu raporları vs. istenmesi tüm dosyanın Adli Tıp Kurumuna gönderilmesi, temlik tarihinde mirasbırakanın ehliyetli olup-olmadığı yönünde rapor alınması, ehliyetli olduğunun saptanması halinde muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı isteğin değerlendirilmesi için karar bozulmalıdır.Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3. maddesi yollamasıyla ) 1086 sayılı HUMK.'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 15/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.