Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3939 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 14294 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: GELİBOLU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 07/07/2011NUMARASI: 2008/217-2011/175Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki bulunduğu 6 parça taşınmaza davalıların haklı bir neden olmaksızın 5 yıldan uzun süredir ekip biçmek suretiyle elatıp diğer davalı C. kiraladıklarını, taşınmazlardan yararlanmasına engel olduklarını ileri sürüp, elatmanın önlenmesi ve zamanaşımı süresine denk gelecek şekilde ecrimisil istemiştir.Davalılar R. B. ve E. kadastroca adlarına yazılan taşınmazların bir kısmını davacı ile aralarında görülen tapu iptal davası sonuçlanıp kesinleşene kadar iyiniyetli olarak kullandıklarını, 700 sayılı parselin kullanılmadığını, davadan önce tarlaların tümünün terkedildiğini bildirip, davanın reddini savunmuşlardır.Davalı C.iptal-tescil davasının kesinleşmesinden sonra taşınmazları davacıdan kiraladığını bildirip, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davalılar R.B.ve E. kullanımlarında iyiniyetli olmadıkları, C.ise kullanımda iyiniyetli olduğu gerekçesiyle davalı C. hakkındaki dava ile 700 sayılı parselle ilgili davanın reddine, davalılar R. B. ve E. diğer taşınmazlara elatmanın önlenmesi davasının kabulüne, ecrimisil davasının ise kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar ve davacı vekilleri tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 03.04.2012 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar B.Ö.vd. vekili Avukat M.Y.ile diğer temyiz eden vekili Avukat A.S. geldiler, davetiye tebliğine rağmen diğer temyiz eden davalılar C.D.vd. vekili Avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davalı C.hakkındaki dava ile 700 sayılı parsele yönelik davanın reddine, diğer davalılar hakkındaki 627, 682, 684, 703 ve 1431 sayılı parsellere yönelik elatmanın önlenmesi davasının kabulüne, ecrimisil davasının ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.1- Kararı davalılar temyiz etmiş ve davacı da HUMK'nun 433/2 hükmü uyarınca katılma yoluyla kararı temyiz etmiş ise de, karşı tarafın temyiz dilekçesi kendisine 24.10.2011 tarihinde tebliğ edildiği halde, 4.11.2012 tarihli dilekçe ile kararı temyiz etmiştir. O halde, temyiz tarihine göre yasada öngörülen 10 günlük süre geçtikten sonra (6100 sayılı Kanunun geçici 3/2. maddesi gereğince) kararı temyiz ettiğinden temyiz dilekçesinin süreden reddine.2- Davalının temyiz itirazlarına gelince, çekişme konusu taşınmazların yargılamanın devamı sırasında davalı C. ve dava dışı kişilere temlik edildiği kayden sabittir.Bilindiği üzere; yargılamanın devamı sırasında davanın konusunu teşkil eden şeyin temliki halinde HUMK'nun 186.maddesinde ne gibi bir prosedür takip edileceği hükme bağlanmıştır. Esasen 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Yasanın 125.maddesinde de aynı husus değişiklikleriyle beraber hükme bağlanmıştır.Ne varki, mahkemece belirtilen yasal düzenlemede öngörülen usulü işlemler gerçekleştirilmeden neticeye gidilmiş olmasının doğru olduğu söylenemez.3- Kabule göre de, davada ecrimisilin yanısıra elatmanın önlenmesi isteğinde de bulunulmuş olup, çekişmeye konu edilen taşınmazların kadastro tespiti sırasında davalılardan R. B.ve E. mirasbırakanı adına yazıldığı, ancak buna karşı davacı tarafından Gelibolu Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan tapu iptali ve tescil davasının aynı mahkemenin 6.2.2006 tarih, 2001/122 E. 2006/10 K.sayılı kararı ile kabulle sonuçlandığı ve 11.12.2007 tarihinde kesinleştiği, 26.3.2008 tarihinde de davacı adına çap kaydı oluştuğuna göre, mülkiyetin davacıya geçişi sicilin oluştuğu tarih değil, tescil kararının kesinleştiği 11.12.2007 tarihi olduğuna ve davalılar 2008 yılı temmuz ayında mahsulü kaldırıp, taşınmazı terkettiklerini savunduklarına göre, davalıların sonraki tarihte taşınmazdan mahsul kaldırmaları davacının mülkiyet alanına tecavüz (elatma) niteliğinde olduğundan, davalıların davadan önce taşınmazı terk ettiklerine dair savunmalarına itibar edilemez. Ayrıca, taşınmazı diğer davalı C. kiraladıklarını belirttiklerine göre, bir bakıma doğrudan elatmadıkları düşünülse dahi, başkasının mülkiyetindeki taşınmazı kiraya vermek suretiyle muaraza yarattıkları ve hukuki manada elattıklarının kabulü gerekir.Öyleyse, bu davalıların elatmanın önlenmesi ve ecrimisilden sorumlu tutulmuş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur.Ne varki, Gelibolu Asliye Hukuk Mahkemesinin 6.2.2006 tarih 2001/122 E. 2006/10 K.sayılı kararı inşai (ihdasi) olmayıp izhari niteliktedir. Bir başka ifadeyle karar açıklayıcı olduğundan taşınmazın mülkiyetinin öncesinden itibaren davacıya ait olduğunun saptanmasına ilişkin bir karardır. Buna göre ve özellikle davalı tarafın ecrimisil bakımından zamanaşımı def'inde bulunduğu gözetildiğinde 25.5.1938 tarih, 29/10 sayılı İçtihatları Birleştirme Kararı gereğince ecrimisil istekleri BK. 126 maddesi hükmüne göre 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğundan dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık süre için belirlenecek ecrimisilin hüküm altına alınması gerekirken, bu süreyi aşar ve öncesini de kapsar şekilde belirlenen ecrimisilin karar altına alınmış olması isabetsizdir.Davalıların bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 21.12.2011 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden taraflardan davalılar vekili için 900.00.-TL. duruşma avukatlık parasının karşı taraftan alınmasına, 03.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.