Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 381 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 8822 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİLTaraflar arasında görülen davada; Davacılar, murisleri ....'in maliki olduğu dava konusu 29 ada 10 parsel sayılı taşınmazı dispanser yapılması şartıyla davalıya bağışladığını, ancak davalının murisin isteğini yerine getirmeyip, taşınmazın uzun yıllar otel olarak kullanıldığını, binanın zemin kısmının 2 dükkan olarak kiraya verildiğini, taşınmazın altında yer alan dükkanların kiracılarının .... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 22/2/2006 tarih, 2005/1717 esas, 2006/167 karar sayılı ilamı ile tahliyesine karar verildiğini, ..... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 30/10/2007 tarihinde kesinleşen, 2006/360 esas, 2007/340 karar sayılı ilamı ile taşınmazın tapu kaydına bağış ve satılamaz kaydı işlendiğini, davalının taşınmazda gösterdiği dispanser faaliyetlerinin azaltılarak 2012 yılında sonlandığını, mevcut hali ile taşınmazın bağışlayanın arzusuna uygun olarak kullanıldığından bahsedilemeyeceğini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile mirasçılar adına tescilini istemişlerdir. Davalı, dava konusu taşınmazın kayıtsız şartsız bağışlandığını, bağışla ilgili şartların adi yazılı şekilde yapıldığını, resmi şekilde yapılmadığından yok hükmünde olduğunu, bağışlamadan dönme hakkının münhasıran bağışlayana ait olduğunu, murisin ölümünden sonra ortaya çıkan durum için mirasçıların bağıştan dönme hakkı bulunmadığını, 9/3/2000 tarih, 23988 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca Sağlık Bakanlığı tarafından taşınmazın mevcut hali ile faaliyetine devam edemeyeceğinin değerlendirildiğini, yönetmelik uyarınca taşınmazda tadilata girişildiğini, tadilat sonrası bağışlayanın arzusuna uygun faaliyet göstereceğini, bağışçı ile aralarında mevcut taahhüt gereğince davalı tarafından taşınmaz için yapılan masrafların gözardı edildiğini belirtip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, taşınmazın bağış şartına uygun kullanıldığı, BK.nun 297. maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçeleriyle, davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı ... vekili tarafından, süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş, bilahare duruşma isteğinden feragat edilmiş olmakla Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR-Dava bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.Mahkemece, taşınmazın bağış şartına uygun kullanıldığı, BK.nun 297. maddesinde belirtilen 1 yıllık hakdüşürücü sürenin geçtiği gerekçeleriyle, davanın reddine karar verilmişse de, koşullu bağışın 1989 yılında gerçekleştirildiği, murisin 1993 tarihinde öldüğü gözetildiğinde, somut olayda 818 sayılı Borçlar Yasasının 246. maddesinin uygulanacağı kuşkusuzdur.Rücu hakkı, sıkı surette şahsa bağlı haklardan olup, istisnalar dışında kural olarak mirasçılara geçmediği gibi, temlik de edilemez.818 sayılı Borçlar Yasasıın 246. maddesi 2. fıkrası uyarınca, mirasbırakan rücu sebebini öğrendikten sonra ölürse, dava hakkı mirasçılara geçecek ve mirasçılar bu bir yıllık süreyi tamamlayabileceklerdir. Somut olayda, bu koşullar gerçekleşmemiş olup, davanın reddi, bu gerekçe ve sonuç itibari ile doğrudur. Davacı ...' nin temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 4.00.-TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 18.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.