Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3742 - Karar Yıl 2008 / Esas No : 177 - Esas Yıl 2008





MAHKEMESİ : İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 16/04/2007NUMARASI : 2005/780-2007/146Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, kayden malik ve intifa hakkı sahibi oldukları 6 parsel sayılı taşınmaza davalıların izin almaksızın reklam panoları asmak, ışıklandırma panoları gereçleri yerleştirmek, panolarla arsanın caddeye bakan cephesini kapatmak suretiyle elattıklarını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, eski hale getirme, ecrimisil ve maddi manevi tazminat isteğinde bulunmuşlardır.Bir kısım davalılar; davanın husumetten reddi gerektiğini bildirmişler, davalı şirket, reklam panolarının büyükşehir belediyesinden izin alınarak asıldığını bildirip, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Karar, taraflarca süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 25.3.2008 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden S.....B.... vs. vekili Av. ......Gaz. Yay.A.Ş. vekili Avukat ...ile temyiz edilen vekili Avukat ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, elatmenın önlenmesi, çekişmenin giderilmesi ve maddi, manevi tazminat isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğinden, toplanan delillerden dava konusu 6 parsel sayılı taşınmazın intifa ve çıplak mülkiyetinin kayden davacılara ait olduğu, davalıların mülkiyetten kaynaklanan ayni bir haklarının bulunmadığı, öte yandan, davacılara ait taşınmazın içerisine bilirkişi raporunda belirlendiği üzere, reklam panosu ışıklandırma ayakları monte edilerek haksız elatıldığı saptanmak suretiyle elatmanın önlenmesi ile bilirkişi raporunda belirlenen meblağın hükmü altına alınmış olmasında bir isabetsizlik yoktur.Diğer yandan, 5393 Sayılı Belediye Yasası hükümleri uyarınca reklam panosu asma konusunda idarece alınan kararın idari bir tasarruf olduğu gözetilmek suretiyle bu işleme yönelik isteğin yargı yeri farklılığı nedeniyle reddine karar verilmiş olmasında, ayrıca Borçlar Kanununun 49.maddesinde öngörülen manevi tazminata ilişkin koşulların oluşmadığı belirlenerek ve bu olgu benimsenmek suretiyle manevi tazminat isteğinin reddedilmesi ile davalılar Serdar ve Zafer Mutlu'nun şirketi temsilen davada yer aldıkları anlaşıldığından kişisel sorumluluklarının bulunmadığına değinilerek bunlar hakkındaki davanın husumetten reddedilmiş olması da doğrudur.Bu yönlere değinen davalıların tüm, davacıların öteki temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.Ne varki, belediyeden alınan izinle asılan reklam panosunun davacılara ait taşınmazın yola cephesini kapatacak şekilde yerleştirildiği bilirkişi raporları ile sabittir.Her nekadar, anılan panolardan dolayı doğrudan davacılar taşınmazına elatma olgusu yoksa da, taşınmazın cephesinin tamanının kapatılması nedeniyle davacıların Türk Medeni Kanununun 683.maddesinden kaynaklanan mülkiyet hakkının kullanılmasını ve ondan yararlanılmasını engelleyen bir durum olup, olmadığı hususunda hükme yeterli bir araştırma yapılmış değildir.Hal böyle olunca, davacıların mülkiyet hakkı gözetilerek mahallinde uzman bilirkişiler aracılığıyla keşif yapılarak, anılan reklam panosunun mülkiyet hakkının kullanımına ne gibi bir engel teşkil ettiğinin açıklığa kavuşturulması, hak ve zarar dengeleri de dikkate alınmak suretiyle, alınacak önlemlere ilişkin infazda duraksamaya yer vermeyecek biçimde rapor alınması ve ondan sonra sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, eksik soruşturma ile yetinilerek yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.Davacıların, bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 13.12.2007 tarihinde yürürlüğe giren avukatlık ücret tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 550.00.-YTL. duruşma avukatlık parasının temyiz edenden alınmasına, 25.3.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.