MAHKEMESİ : BULDAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 03/10/2007NUMARASI : 2007/19-2007/141Taraflar arasında görülen davada;Davacı, çekişme konusu 230 ada 103 parsel sayılı taşınmazı 2003 yılında satın aldığını, davalının önceki malikin rızası ile oturduğunu kendisinin de ev bulana kadar taşınmazı geçici olarak kullanmasına izin verdiğini, ancak davalının taşınmazı tahliye etmediğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi isteminde bulunmuştur.Davalı, taşınmazda sözlü kira akdi gereğince oturduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 230 ada 103 parsel sayılı taşınmazın kayden davacıya ait olduğu, davalının taşınmazda kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının bulunmadığı, ancak davalının taşınmazı kullandığı anlaşılmaktadır.Davacı, tapu kaydına dayanarak Türk Medeni Kanununun 683.maddesinden kaynaklanan mülkiyet hakkı uyarınca eldeki davayı açmış olup, davalı taşınmazı ??nceki malikin müsade etmesi üzerine kullandığını savunmuştur. Oysa, dava açmakla muvafakatın geri alındığının kabulu gerekir. Diğer taraftan, davalının taşınmazda davacının mülkiyet hakkını kısıtlayan mahdut bir ayni veya kişisel hakkının varlığı da kanıtlanmış değildir.Hal böyle olunca; mülkiyet hakkına değer verilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Davacının, temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.3.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.