Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3596 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 12637 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ : KAŞ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 06/05/2009NUMARASI : 2007/199-2009/115Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada;Davacı, ada ve . ada . parsel sayılı taşınmazların davalılar adına kadastroca tespit ve tescil edildiğini, oysa taşınmazların taşlık,kayalık ve çalılık olup, tarım arazisi olmayıp devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu ve kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik şartlarının oluşmadığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescili isteminde bulunmuştur. Müdahil, . ada . parsel sayılı taşınmazın 1000 m2’lik bölümünü 18.05.2005 tarihli satış senedi ile Y..’tan satın aldığını ve davaya müdahil olmak istediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.Davalı Y., taşınmazın orman ve hazine ile ilgisinin bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, Davacı hazinenin davasının reddine; Asli Müdahilin davasının kabulüne karar verilmiştir. Karar, davacı ve davalılar vekilleri tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 30.3.2010 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat . ile yine temyiz eden vekili Avukat .. ve Avukat . . geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup, Mahkemece yapılan araştırma, inceleme ve uygulama neticesinde çekişmeli taşınmazlarla ilgili olarak 3402 sayılı yasının 14. maddesinde öngörülen kazandırıcı zamanaşımı ile iktisap koşullarının gerçekleştiği belirlenmek suretiyle Hazinenin davasının reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Buna göre Hazinenin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine. Davalıların temyiz itirazlarına gelince; davacı Hazinenin Harçlar Yasasının 13/J maddesi hükmü gereğince harçtan muaf olduğu ve keşfen belirlenen değere göre Hazinece harç ikmali gerekmediğinden çekişmeli taşınmazların keşfen belirlenen değerleri gözetilmek suretiyle davada avukatla temsil edilen davalılar yararına avukatlık ücreti tayin ve takdiri gerekirken dava dilekçesinde gösterilen değer üzerinden avukatlık ücreti takdiri isabetsizdir. Davalıların bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK’nun 428. BOZULMASINA, 24.12.2009 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden taraflardan davalılar vekili için 750.00.-TL. duruşma avukatlık parasının karşı taraftan alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 30.3.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.