Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3476 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 9082 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 21/01/2013NUMARASI : 2009/508-2013/11Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istemli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 18.02.2014 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat Ö. S. G., Avukat A. B. ile temyiz edilen feri müdahil S.. G.. vekili Avukat M.A.geldiler, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davalı A. Otomotiv Ltd. Şti. vekili Avukat, feri müdahil HSBC A.Ş. vekili Avukat gelmediler yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimitarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, konusu kalmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden;davacı adına kayıtlı 271 parsel sayılı taşınmazın 16.06.2006 tarihinde davalı şirkete üzerindeki ipoteklerle birlikte satış sureti ile temlik edildiği ve aynı tarihli şirket yetkilisinin imzasını taşıyan ve ''...taşınmazın teminat olarak alındığı,ayrıca üç yıl sonra iade edileceğinin kararlaştırıldığı...''belgenin tanzim edildiği;yargılama sırasında taşınmazın cebri icra yolu ile satıldığı anlaşılmaktadır.Bilindiği üzere, dava açıldıktan sonra da sınırlayıcı bir neden bulunmadığı takdirde dava konusu malın veya hakkın üçüncü kişilere devredilebilmesi tasarruf serbestisi kuralının bir gereği, hak sahibi veya malik olmanında doğal bir sonucudur. Usul Hukukumuzda da ayrık durumlar dışında dava konusu mal veya hakkın davanın devamı sırasında devredilebileceği kabul edilmiş, 1086 sayılı HUMK.'nun l86. ve 6100 sayılı Yasanın 125. maddesinde dava konusunun taraflarca üçüncü kişiye devir ve temliki halinde yapılacak usulü işlemler düzenlenmiştir. 186.madde hükmüne göre iki taraftan biri dava konusunu (müddeabihi) bir başkasına temlik ettiği takdirde diğer taraf seçim hakkını kullanmakta dilerse temlik eden ile olan davasını takipten vazgeçerek davayı devralan kişiye yöneltmekte, dilerse davasına temlik eden kişi hakkında tazminat davası olarak devam edebilmektedir. Ancak; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Yasasının 125.maddesi, 1086 sayılı Yasanın 186.maddesinden farklı olarak, dava konusunun davacı tarafından üçüncü kişiye devredilmesi halinde devralan kişinin hukuk gereği davacı sıfatı ve buna bağlı olarak dava takip yetkisi kazanacağı ve davanın yeni davacı vasıtasıyla süreceği esasını getirmiştir.Anılan usul kurallarının kendiliğinden(re'sen) gözetilmesi gerektiği açıktır.Somut olayda; eldeki dava 31.08.2009 tarihinde kayıt maliki davalı A. Otomotiv Ticaret ve Pazarlama Limited Şirketi aleyhine açılmış, yargılama sırasında dava konusu 271 parsel sayılı taşınmaz Adana 5.İcra Müdürlüğü'nün 2010/8351 sayılı dosyasında satışa çıkarılmış ve cebri icra yolu ile yapılan satış sonucunda S. G. adına tescil edilmiş; davacı vekili de 24.09.2012 tarihli dilekçesi ile ve 26.09.2012 tarihli oturumdaki beyanı ile yeni malike karşı isteğini tapu iptal ve tescil olarak sürdürme iradesini ortaya koymuştur.Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda işlem yapılması,yeni kayıt maliki S.. G..'in davada yer almasının sağlanması ve ondan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.Davacı vekilinin, temyiz itirazları açıklanan nedenlerden ötürü yerindedir. Kabulüyle hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 28.12.2013 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 1.100.00.-TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenlerden alınmasına, 18.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.