MAHKEMESİ : KÜÇÜKÇEKMECE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 28/06/2011NUMARASI : 2008/209-2011/460Taraflar arasında görülen davada;Davacı, dava dışı eşi olan E.. A.'yi vekil tayin ettiğini, ancak vekilin aile konutu olan 5986 parsel sayılı taşınmazdaki 7 nolu bağımsız bölümü borcuna karşılık olarak davalıya satış suretiyle devrettiğini öğrendiğini, satışa muvafakatı olmadığını vekil ile davalının anlaşarak eylemi gerçekleştirdiklerini vekalet görevinin kötüye kullanıldığını ileri sürerek, tapu iptal ve tescil isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, tapu iptal ve tescil isteğiyle Sulh Hukuk Mahkemesine açılmış, mahkemece verilen görevsizlik kararı, Yargıtay 14.Hukuk Dairesi tarafından 03.10.2007 tarihinde onanarak, onama ilamı davacıya 24.12.2007 tarihinde tebliğ edilmiş, davacı vekili tarafından 12.03.2008 tarihinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmiştir.Bilindiği üzere; görevsizlik kararı veren mahkeme bu kararında davada dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine karar vermekle yetinir. Dava dosyasını kendiliğinden (re'sen) görevli mahkemeye gönderemez. Dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi ve davaya görevli mahkemede devam edebilmesi için görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 10 gün içinde davacının görevli mahkemeye başvurarak tebligat yaptırması gerekir. (1086 sayılı HUMK.'nun 193.maddesi) Nitekim sonradan yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nun 20.maddesinde de aynı doğrultuda hükümler getirilmiştir. 10 günlük süre hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilir.Somut olayda, görevsizlik kararı kesinleştiği halde 10 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra davacı vekili tarafından 12.03.2008 tarihinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi için müracaat edilmiştir.Hal böyle olunca, 1086 sayılı HUMK.'nun 193. maddesi ve 6100 sayılı HMK'nun 20.maddesi dikkate alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Davacının, bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 26.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.