Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3326 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 19428 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İSTANBUL 5. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 22/05/2014NUMARASI : 2012/236-2014/233Taraflar arasında görülen gaiplik, tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece taşınmazın vakfı adına tesciline, müdahale talep eden Hazine'nin talebinin reddine ilişkin olarak verilen karar Hazine vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, 5737 sayılı Yasanın 17. maddesine dayalı olarak açılan gaiplik ve taşınmazın vakfı adına tescili isteğine ilişkindir.Mahkemece, 5737 sayılı Yasanın 17. Maddesindeki koşulların oluştuğu gerekçesiyle gaipliğe ve taşınmazın vakfı adına tesciline, müdahale talep eden Hazine’nin talebinin reddine karar verilmiş, hüküm müdahale talep eden Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davanın davacı Vakıflar İdaresi tarafından hasımsız olarak açıldığı, çekişme konusu 23198 parsel sayılı taşınmazın 1/48 payının Mari Jozefin Toray adına kayıtlı olduğu, taşınmazın Sultan Beyazıt Vakfından Mukataalı olduğu ileri sürülerek gaiplik kararı verilmek suretiyle anılan payın vakfı adına tescilinin talep edildiği, Hazine vekilinin 24.04.2013 tarihli dilekçesi ile taşınmazdaki payın son mirasçı sıfatıyla Hazine adına tescili gerektiğini ileri sürerek müdahale talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, 6100 Sayılı HMK’nun 26/1. Maddesinde; “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” hükmüne yer verilmiş, aynı yasanın 297/2. Maddesinde de hüküm sonucu kısmında; istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekliliği vurgulanmıştır.Somut olaya gelince; davanın 23198 parsel sayılı taşınmazdaki M.. J.. T.. adına kayıtlı 1/48 pay yönünden açıldığı, ne var ki mahkemece; davaya konu edilen taşınmaz yerine başka parsel sayılı taşınmazlar hakkında hüküm oluşturulduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; dava konusu taşınmaz ve 6100 Sayılı HMK’nun 26/1 ve 297/2. maddeleri hükümleri gözetilerek bir karar verilmesi için hüküm bozulmalıdır. Müdahale talep eden Hazine’nin temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 Sayılı HMK’nun geçici 3. maddesi yollamasıyla) 1086 Sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 05.03.2015 oybirliğiyle karar verildi.