MAHKEMESİ: BİLECİK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 19/10/2006NUMARASI: 2003/361-469Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, babaları Ş.O.'un hukuki ehliyete sahip olmadığını, babalarına ait 1015 parsel sayılı taşınmazın davalıya satışına ilişkin temliki işlemin ehliyetsizlik sebebiyle geçersiz olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve babaları Ş.O. adına tescili isteğinde bulunmuşlardır.Davalı, çekişme konusu taşınmazı gerçek değeri üzerinden, iyiniyetle satın aldığını, davacıların iddialarının doğru olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, ehliyetsizlik iddiasının Adli Tıp Kurumu raporuyla kanıtlandığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR-Dava, ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescili isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; davacıların dava tarihinde sağ olan babaları Ş.'in taşınmazı davalıya temliki tarihinde tasarruf ehliyetine sahip olmadığını ileri sürerek, eldeki davayı açtıkları ve davanın devamı sırasında Ş.'in vesayet altına alınarak davacılardan F.'nın kendisine vasi olarak atandığı ve dava sürerken de kısıtlı Ş.'in öldüğü anlaşılmaktadır.Bilindiği üzere, her dava açıldığı tarihteki koşullara tabidir. Oysa, kısıtlı olduğu ileri sürülen ve adına davacı açılan Ş., dava tarihinde sağ olup, dava açan çocuklarının dava tarihi itibariyle yasal açıdan Ş.'i temsil etmedikleri, başka bir ifadeyle davada sıfatlarının bulunmadığı dosya kapsamı ile sabittir. Dava süreci içerisinde davacılardan F.'nın adına dava açılan Ş.'e vasi olarak atanması ve ayrıca sonradan vesayet altına alınan Ş.'in (kısıtlının) ölmüş olması, davanın açıldığı tarihten itibaren görülmesine olanak bulunmayan davayı dinlenebilir hale getirdiği kabul edilemez.O halde, davacıların dava tarihinde taraf sıfatlarının (taraf olma ehliyetlerinin) bulunmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı olduğu üzere işin esası bakımından hüküm kurulması doğru değildir. Davalının temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün HUMK.'nun 428.maddesi gereğince belirtilen sebepten ötürü BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 28.3.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.