Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3325 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 16443 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ : İSTANBUL 15. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 28/02/2012NUMARASI : 2012/2-2012/67Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekilince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Dava, bağımsız bölüme elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkin olup mahkemece, davalının kiracılık savunmasına değer verilmek suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.Davacı, TMK'nun 683. maddesinden kaynaklanan mülkiyet hakkına dayanarak eldeki davayı açmış dava dilekçesi usulü dairesinde davalıya 18.12.2006 tarihinde tebliğ edildiği halde esasa cevap süresi içinde davalı bir cevap vermemiş ve 3. oturumda kiracılık savunmasında bulunmuş, davacı taraf ise savunmanın genişletilmesi yasağına tabi olduğu gerekçesiyle savunmaya karşı çıkmıştır. Bu tarihte yürürlükte bulunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Karununun 202. maddesine ( 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 141. m.) göre davalı bütün iddia ve savunmalarını cevap dilekçesiyle birlikte vermek zorundadır. Davalı cevap dilekçesinin davacıya tebliğ edilmesinden sonra onun muvafakati olmaksızın savunma sebeplerini değiştiremez ve genişletemez.Buna göre, davalının ileri sürdüğü yeni kiracılık savunmasına davacının muvafakati bulunmadığından taşınmazda kiracı olduğunun kabulüne olanak bulunmamaktadır. Kaldı ki, davacı Vakıflar İdaresi taşınmazı edindikten sonra 2005 yılında davalıyı fuzuli şagil olarak kabul ederek haksız işgal tazminatı niteliğindeki ecrimisil istemiş ve davalının davacının bayii ile yapıldığı ileri sürülen kira sözleşmesine de icazet vermiş değildir.O halde, davacının mülkiyet hakkında değer verilerek elatmanın önlenmesi isteği ile birlikte belirlenen ecrimisilin, istek de gözetilmek suretiyle hüküm altına alınması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve yasal olmayan gerekçelerle yazılı olduğu şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 06.3.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.