MAHKEMESİ: BAŞKALE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 04/04/2007NUMARASI: 2004/130-2007/27 Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, kayden paydaşı oldukları 5 adet tapulu taşınmaza davalıların ekip-biçmek ve muaraza çıkarmak suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürüp; elatmanın önlenmesi isteğinde bulunmuşlardır.Davalılar, çekişmeli taşınmazların kök mirasbırakanları adına kayıtlı olup, taraf tapu kayıtlarının aynı sınır ve miktarda olduğunu, ancak davacıların tapularının yolsuz tescil edildiklerini belirtip, davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, ortada çifte tapu mevcut olup, gerçek kaydın anlaşılabilmesi için tapu iptal davasının açılması gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR-Dava, tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davacıların 5 adet tapu kaydına dayalı olarak elatmanın önlenmesi isteğinde bulundukları, buna karşın davalıların 9 adet tapu kaydı sunarak davanın reddini savundukları, davalılar yanında katılma talep eden müdahilin de tapu kaydına dayandığı, davacıların çekişme konusu taşınmazları kök miras bırakanlarının, davalıların kök miras bırakanlarından kayden satın almalarına rağmen kayıtların kapatılmadığını, davalıların ise “ davacıların tapu kayıtlarının senetsizden mükerrer olarak oluşturulduğunu” ileri sürdükleri, mahkemece yerinde bir kısım tapu kayıtlarının uygulandığı ve fen bilirkişi tarafından bu kayıtların dava konusu taşınmaza aynen uyduğunun bildirildiği anlaşılmaktadır. O halde, gerek taraflarca, gerekse mahkemece benimsendiği üzere ortada çifte tapu olgusunun bulunduğu kuşkusuzdur.Hal böyle olunca, davacıya kayıt tashihi bakımından tapu iptali davası açması için önel verilmesi, dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, ondan sonra toplanan ve toplanacak delillerin birlikte değerlendirilmesi suretiyle bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Davacılar vekilinin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, alınan peşin hacrın temyiz edene geri verilmesine,15.01.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.