Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3073 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 1557 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ : SARIYER 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 05/05/2009NUMARASI : 2008/164-2009/121Taraflar arasında görülen davada;Davacı, kayden vakıf adına kayıtlı 6 parsel sayılı taşınmazın üzerindeki bina ile birlikte davalılar tarafından haklı bir nedenleri olmaksızın kullanıldığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinde bulunmuştur.Davalılar, çekişmeli taşınmazı kiracı sıfatıyla kullandıklarını, fuzuli şagil olmadıklarını bildirip, davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, kayden davacı idareye ait taşınmazın davalılarca haklı bir nedenleri olmaksızın kullanıldığı gerekçesiyle elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.Karar, taraf vekillerince süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi . . raporu okundu,düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir. .Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, harca tabi nitelik taşıyan bir davanın açıldığının kabul edilebilmesi için, başvurma ve nispi harcın alınması gerekeceği tartışmasızdır.Davacı, Vakıflar Bölge Müdürlüğü olup, harca tabi olduğunda da kuşku yoktur.Her nekadar, 5737 Sayılı Vakıflar Kanununun 77.maddesinde “… tüm iş ve işlemleri, her türlü vergi, resim, harç ve katılım payından istisnadır” hükmüne yer verilmiş ise de, anılan hükmün yargı harçlarını kapsamadığı Hukuk Genel Kurulunun 24.12.2008 tarih ve 2008/18-777 esas, 2008/788 sayılı kararı ile sabittir.Oysa, somut olayda, dava açan davacı idareden gerek başvuru, gerekse nispi harç tahsil edilmemiştir. Harç ikmali sağlanmaksızın davanın devamına ve yargılamanın sürdürülmesine 492 Sayılı Harçlar Yasasının 30.ve 32.maddeleri hükmü gereğince yasal olanak yoktur.Hal böyle olunca, gerek başvurma harcı gerekse nispi harcın tahsil edilmesi ve bu gerek ifa olunduğu takdirde davaya devam edilmesi gerekirken bu husus gözardı edilerek işin esası bakımından hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Tarafların, bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA; bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 18.3.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.