Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3016 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 1698 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: KOZAN 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 28/05/2009NUMARASI: 2007/282-2009/239Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, maliki oldukları 295 sayılı parselin bir kısmının davalı tarafından işgal edildiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinde bulunmuşlardır.Davalı, taşınmazın ortak miras bırakanlarından kaldığını, tüm mirasçıların iznini alarak çit çekip, ağaç diktiğini ve havuz inşa ettiğini, sonradan yapılan rızai taksimin adil olmadığını, iptali için dava açtığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davalı Bilal’in iyiniyetli olduğu gerekçesiyle, çekişmeli taşınmazdaki çit, ağaçlar ve havuz üzerinden hapis hakkı tanınmak suretiyle elatmanın önlenmesine ve yıkıma karar verilmiştir.Karar, davalı mirasçıları tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi . . raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davalı yararına hapis hakkı tanınmak suretiyle el atmanın önlenmesine ve yıkıma karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, çekişme konusu 295 sayılı parselin davacılar adına kayıtlı olduğunun, davalının kayda dayalı bir hakkı bulunmadığının anlaşılmasına ve temyiz edenin sıfatına göre, yazılı biçimde hüküm kurulmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Ne varki, davalı yararına tanınan hapis hakkına hangi değer üzerinden hükmedildiğinin kararda gösterilmemesi doğru değildir. Davalının, bu yöne değinen temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 17.3.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.