Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3001 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 12132 - Esas Yıl 2008





MAHKEMESİ: SAMSUN 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 10/01/2008NUMARASI: 2007/505-2008/4Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada;Davacılar, miras bırakanları H.Ç.'in mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla 13 parça taşınmazını davalı A.'a satış suretiyle temlik ettiğini, onun da miras bırakanın oğlu davalı B.'a devrettiğini, temliklerin muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu iptal ve miras payları oranında tescil isteğinde bulunmuşlardır.Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.Davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, Dairece, temliklerin muvazaalı olduğu, davanın kabul edilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuş, hükmüne uyulan bozma ilamı gereğince davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davacılar tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 10.3.2009 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz edilen B. Ç. vekili Avukat Y. M. geldi, davetiye tebliğine rağmen temyiz eden vs. vekili avukat ile diğer temyiz edilen gelmedi, yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ..... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR-Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup, mahkemece hükümüne uyulan Yargıtay bozma ilamında belirtildiği şekilde işlem yapılarak davanın kabul edilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.Ancak, davacı N., K., ., T., Y. kabul kapsamına alınan parseller yanında 2093 parsel sayılı taşınmazı da dava konusu ettikleri ve anılan bu parselin de bozma kapsamında olduğu halde anılan bu parsel bakımından olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması isabetsiz olduğu gibi, keşif sırasında belirlenen ve harcı ikmal edilen dava değeri gözetilmek ve bu değer üzerinden davacılar yararına avukatlık ücretinin tayin ve takdiri gerekirken, dava dilekçesinde gösterilen değer üzerinden eksik vekalet ücretinin karar altına alınmış olması da doğru değildir.Diğer taraftan, mahkemenin kabul tarzı itibariyle 1943 parsel yerine 1934, keza 1386 parsel yerine 1286 parselin tapu kayıtlarının iptali ile tesciline karar verilmiş olmasının da doğru olduğu söylenemez.O halde, davacıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10.3.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.