Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 2937 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 1893 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ : KONYA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 20/03/2012NUMARASI : 2011/647-2012/176Yanlar arasında görülen yargılamanın yenilenmesi davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;Dava, yargılamanın yenilenmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, mesmu olmadığı gerekçesiyle isteğin reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, eldeki davanın davalısı M. tarafından Konya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan 2003/1093 E. -2006/53 K. sayılı (bozmadan sonra 2006/519 E. 2007/78 K.) tapu iptal ve tescil davası sonucunda 19 ve 20 parsel sayılı taşınmazların M. T.adına tesciline karar verildikten sonra 13.09.2010 tarihinde dava dışı A.Y.’a satış suretiyle temlik edildiği, davacıların Konya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/519 E. 2007/78 K. sayılı dosyasında verilen kararının yargılamanın yenilenmesi yoluyla ortadan kaldırılması talebiyle eldeki davayı açtıkları, anılan davada tanık olarak dinlenen S.A. hakkında yalan tanıklık suçundan Doğanhisar Asliye Ceza Mahkemesinde açılan 2010/44 E. 2011/73 K. sayılı davada, sanığın cezalandırılmasına karar verildiği ve dosyanın temyiz a??amasında olduğu anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 375/e maddesinde “İfadesi karara esas alınan tanığın, karardan sonra yalan tanıklık yaptığının sabit olması” (1086 Sayılı HUMK’nun 445/4. maddesi) hükmüne yer verilmiş ve bu husus yargılamanın iadesi sebepleri arasında gösterilmiştir. Somut olayda, yargılamanın yenilenmesi talep edilen davada tanık olarak dinlenen S. A. hakkında yalan tanıklık suçundan açılan kamu davası sonucunda mahkumiyetine ilişkin olarak verilen kararının temyiz aşamasında olduğu ve henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, ceza davasının kesinleşmesinin beklenmesi, ondan sonra bütün kanıtlar birlikte değerlendirilerek hükme etkisinin ve yargılamanın yenilenmesi koşullarının bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi, öte yandan, çekişme konusu taşınmazları temlik aldığı anlaşılan A.Y. hakkında açılan 2011/646 Esas sayılı dava dosyası da değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, değinilen hususlar gözardı edilerek sonuca gidilmiş olması doğru değildir. Davacıların temyiz itirazının kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 28.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.