Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2918 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 1637 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ : KONYA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 20/11/2006NUMARASI : 2003/748-466Taraflar arasında görülen davada;Davacılar,davalı ile paydaş oldukları ..ada .sayılı parsele davalının ev inşa ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve yıkım istemişlerdir.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece,davalının müdahalesinin haklı ve geçerli bir nedene dayanmadığı gerekçesiyle elatmanın önlenmesi ve yıkıma karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 20.3.2007 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat ...geldi,davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen vs. vekili avukat gelmedi,yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi .. .. tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü : -KARAR-Dava, paydaşlar arasındaki el atmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Getirtilen çap kaydında, çekişme konusu 2822,12 m2.lik arsa vasfındaki .. parsel sayılı taşınmazda dava dışı kişilerle birlikte tarafların paydaş oldukları görülmektedir.Davacılar, kendilerinin muvafakati bulunmadığı halde davalının taşınmazda ev inşa ettiğini ileri sürerek eldeki davayı açmışlardır.Gerçekten, taşınmazın bir bölümüne davalının 120,34 m2.lik tek katlı bina yaptığı, taşınmazda bir ev, samanlık, çardak, yem damı gibi yapıların da bulunduğu, ayrıca fiili bir paylaşım biçimi oluşmadığı keşfen saptanmıştır. Bunun yanında, çekişmeli bina hakkında davalının açtığı 2003/1253 es. sayılı temliken tescil davasının reddedilip kesinleştiği ; 2006/261 es. sayılı ortaklığın giderilmesi davasının ise halen sürdüğü de sabittir.Dosya içeriği ve toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde, davalının inşa ettiği binanın taşınmazın vasfını değiştirecek kapsamda bulunmadığı, davacıların taşınmazda kullanabilecekleri yerler olduğu, kaldı ki intifadan men olgusunun gerçekleştiğinin de kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır.Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabul edilmesi doğru değildir. Davalının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün HUMK.’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA,13.12.2006 tarihinde yürürlüğe giren avukatlık ücret tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 500.00.-YTL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına,alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 20.3.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.