Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 267 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 16260 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ : KÜÇÜKÇEKMECE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 18/05/2011NUMARASI : 2009/878-2011/362Yanlar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı vekilince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;Dava, ecrimisil isteğine ilişkindir.Mahkemece, elatmanın önlenmesi ve ecrimisile karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacının, maliki olduğu 1897 parsel sayılı taşınmazın 100 m²'lik bölümünü davalının kullandığını, 01.01.1992 tarihinden 13.07.2005 tarihine kadar ki dönem için birikmiş ecrimisil borcunu ödemediğini ileri sürerek, ecrimisil istekli eldeki davayı açtığı, ancak çekişmeli taşınmaz Hazine adına kayıtlı iken 1972 yılında yola terkedilerek sicilden terkin edildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere; ecrimisil, kötüniyetli zilyedin geri vermekle yükümlü olduğu bir şeyi haksız olarak alıkoyması nedeniyle hak sahibine ödemek zorunda kaldığı bir tür haksız fiil tazminatı niteliğindedir. Somut olayda; mahkemece yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli olduğu söylenemez. Şöyle ki; mahallinde yapılan uygulama neticesinde teknik bilirkişi V.B..in düzenlendiği 19.08.2010 tarihli raporda açıkça; zeminde davalıya ait herhangi bir yapılaşma görülmediğini bildirildiği halde, çekişmeli yere davalının daha önceki tarihlerde bir müdahalesinin olup olmadığı, müdahalesi olmuş ise, ne zaman başlayıp ne zaman sona erdiğinin belirlenmeden sonuca gidilmiş olması doğru değildir. Hal böyle olunca, ecrimisil istenen dönem içerisinde davalının çekişmeli yere el atıp atmadığının duraksamaya yer bırakmayacak şekilde saptanarak, öte yandan yargılama aşamasında davalı tarafça zamanaşımı itirazında bulunulmadığı da gözetilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Kabule göre de; davacı yalnızca işgal tazminatı (ecrimisil) isteğinde bulunduğu ve elatmanın önlenmesi isteği yönünden bir talebi olmadığı halde elatmanın önlenmesine karar verilmiş olması da isabetsizdir. Davacı vekili ile davalı vekilinin belirtilen nedenlerle temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 17.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.