MAHKEMESİ : ZONGULDAK 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 06/11/2007NUMARASI : 2005/284-2007/266Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, kayden paydaşı bulundukları 189 parsel sayılı taşınmaza davalıların ahır ve samanlık yapmak suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinde bulunmuşlardır.Davalılar, İ... ve N...'ın taşınmazla bir ilgilerinin bulunmadığını, davalı B...'un davacıların murisi Ş...'dan haricen yer satın alarak bilgisi dahilinde ahır yaptığını bildirip davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, kayden davacıların paydaşı olduğu çaplı taşınmaza davalıların ahır ve tavuk kümesi yapmak suretiyle elattıkları, kümesin harici satın alınan kısımda kaldığı gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Karar, taraf vekillerince süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.Dava paylı mülkiyet üzere olan çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden, kayden davacılarla birlikte dava dışı kişilerin elbirliği mülkiyetine tabi olarak malik oldukları çekişme konusu taşınmazda bilirkişi krokisinde ahır olarak gösterilen yere haklı ve geçerli nedenleri bulunmaksızın yapılanmak suretiyle elattıkları mahkemece belirlenerek bu bölüm yönünden elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinin kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalıların temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine;Ancak, davalılar teknik bilirkişi krokisinde tavuk kümesi olarak gösterilen yeri davacıların miras bırakanından haricen satın aldıklarını savunmuşlar ve mahkemece bu olguya değer verilerek bu bölüm yönünden davanın reddi cihetine gidilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, tapuda kayıtlı olan bir taşınmazın TMK 706, BK. 213 ve 2644 sayılı yasanın 26.maddesi hükmü uyarınca, resmi olarak yapılmayan satışına değer verilemez. Ne var ki, haricen satın alma olgusu satın alan bakımından TMK.994 maddesi ve 10.7.1940 tarih 2/77 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca bedelden kaynaklanan kişisel hak sağlar. O halde bedel ödenmedikçe davalının taşınmazdan tahliye edilmesinin istenemeyeceği açıktır. Başka bir ifade ile değinilen kişisel hak kural olarak davalılar yararına taşınmazı kullanma bakımından hapis hakkı sağlayacağı kuşkusuzdur.Genel ilke bu olmakla birlikte taşınmazda davacıların murisi Şaban dışında başkaca paydaşların varlığı da kayden sabittir. Bilindiği üzere, TMK 688 maddesinde öngörülen paylı mülkiyet birden ziyade kimsenin fiili olarak bölünmüş olmayan bir şeyde belirli paylarda malik olmaları halidir. Maliklerin paylarının ise taşınmazın her nokta ve zerresine yaygın vaziyette olduğu açıktır. Öte yandan tüm paydaşları kapsar nitelikte aralarında harici bir taksim olgusunun bulunmadığı da anlaşılmaktadır. O halde böylesine bir durumda davalının haricen satın almaktan kaynaklanan hapis hakkına da sahip olamayacağı tartışmasızdır.Bu durum karşısında TMK.683 maddesinden kaynaklanan davacıların mülkiyet hakkına değer verilerek mutlak olarak davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile çekişmeli tavuk kümesi niteliğindeki yerle ilgili olarak davanın reddedilmiş olması doğru değildir. Davacıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,26.2.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.