Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2370 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 1408 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ: BEŞİRİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 23/09/2008NUMARASI: 2008/17-2008/87Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, miras bırakanı S.Hazar adına kayıtlı 109 parsel sayılı taşınmazın bir kısmını komşu 129 sayılı parsel malikleri olan davalıların ekip biçmek suretiyle işgal ettiklerini ileri sürüp, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemişlerdir. Davalılar, duruşmalara katımamış, yanıt da vermemişlerdir. Mahkemece, davalıların davacıların taşınmazına müdahalesinin sabit olduğu gerekçesiyle elatmanın önlenmesi davasının kabulüne, ecrimisil davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı Abdurrahman Hansu tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi . raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bilindiği üzere; çaplı taşınmaza elatmanın önlenilmesi davalarında öncelikle çap kaydının yada kayıtlarının getirtilerek tarafların tüm delilleri toplanılmalı, dosya keşife hazırhale geldikten sonra yapılacak uygulamada çekişmeli yer ile yanların ellerinde bulunan kısımların sınırları tarafların ortak beyanlarına göre açıklığa kavuşturulmalı, gerektiğinde bu yön taşınmaz başında dinlenecek yerel bilirkişi ve tanık sözleri ile kuşkuya yer bırakmayacak biçimde saptanmalıdır. Daha sonra belirlenen bu durum gözönünde tutularak hazır bulundurulan kadastro fen memuru veya mühendisi sıfat ve yeteneğini taşıyan uzman bilirkişi veya bilirkişilere kadastro sırasında konan nirengi noktalarından, bunlar yoksa hem paftada hem arazide mevcut sabit noktalardan yararlanılarak takometrik aletlerle kadastral yöntemlere uygun biçimde ölçüm yaptırılmalı; bilirkişilerden uygulamayı yansıtan, infazı sağlamaya yeterli ve özellikle davacı tarafın taşınmazına bir tecavüzün bulunup bulunmadığını varsa miktarını açıkca gösteren kroki ve rapor alınmalıdır. Somut olayda; çekişme konusu 109 parsel sayılı taşınmazın davacı adına kayıtlı olduğu, tanık beyanlarına göre komşu 129 parsel sayılı taşınmazın davalılar tarafından kullanıldığı sabittir. Ancak, tek fen bilirkişi ile yapılan keşifte alınan bilirkişi raporunun yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde bilimsel verilere uygun olduğu söylenemez.O halde, mahkemece yapılan araştırma, inceleme ve uygulamanın hüküm vermeye yeterli olmadığı açıktır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklandığı şekilde inceleme ve uygulama yapılması, soruşturmanın eksiksiz tamamlanması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir. Davalının, temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 25.02.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.