MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 19. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 29/04/2014NUMARASI : 2012/480-2014/148Taraflar arasında görülen davada;Davacı, çekişme konusu 719 ada, 12 parsel sayılı taşınmazın paydaşlarından Refik, Remzi, S.A.., İ. H..ve Ş. A.. .nin gaip olmaları nedeniyle Üsküdar 2. Sulh Hukuk Hakimliği’nin 19.07.2005 tarih ve 2004/1212 E.- 2004/519 K.sayılı kararı ile İstanbul Defterdarının kayyım tayin edildiğini, taşınmazın 323,00 m²'lik kısmının davalı tarafından 4 katlı bina ve bahçe yeri olarak kullanıldığını, davalının haksız kullanımı nedeniyle gaip payı için 07/03/2003-31/12/2008 tarihleri arasında toplam 4.537,00 TL ecrimisilin tahakkuk ettirildiğini, davalının yapılan tebligatlara rağmen borcunu ödemediğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 4.537,00TL ecrimisilin işgalin başlangıcından itibaren kademeli yasal faiziyle birlikte tahsilini istemiştir. Davalı, zamanaşımı def’inde bulunmuş, başka bir paydaşın payına tecavüzünün söz konusu olmadığını, talep edilen bedelin yüksek olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar Yargıtay 3.Hukuk Dairesi’nce “… davacının uğradığı zarar "kira geliri kaybı" olup kira gelirinin ise; taşınmazın dava konusu dönemde mevcut haliyle serbest koşullarda getirebileceği bedel bilirkişiler aracılığıyla saptanmalıdır. Belirleme yapılarken, emsallerinin de gözönünde tutulması gerekir. Bilirkişi raporunda emsalden de söz edilmiş ise de soyut birtakım belirlemelerle ecrimisil hesabı yapılmış, aynı yere ilişkin diğer işgal edenler hakkında açılan davalar nazara alınmamıştır.…Mahkemece yapılacak iş; benzer nitelikteki yerlerin işgal tarihindeki kira paraları araştırılıp, varsa emsal kira sözleşmeleri de getirilerek yeniden oluşturulacak bilirkişiler (inşaatçı, avukat, emlakçı) marifetiyle inceleme yapılmak suretiyle kesinleşen miktarlar, taşınmazın konumu, mevcut kullanım durumu ve kullanma elverişliliği (bu arada davalı tarafından yapıldığı öne sürülen bina dikkate alınmaksızın) işgal tarihindeki ecrimisil miktarını belirlemek ve alınacak rapor doğrultusunda karar vermek olmalıdır.Ayrıca, bilirkişi raporuna göre davalı konut ve bahçe olarak toplam 323 m² yer kullanmaktadır. Fiili taksim yapılmadığı gibi, davacının kullanabileceği boş alan da bulunmamaktadır. Arada bırakılan boşluklar ise yol olarak kullanılmaktadır. Taşınmazın tamamından davacının payı oranında ecrimisil talep hakkı doğmuştur. Ecrimisil hesabı yapılırken, işgal edilen toplam alandan hem davalı payına isabet eden miktar DOP payı düşünülmeden indirilerek kalan 60,62 m² arsa için ecrimisil hesabı yapılması, hem de bulunan tazminattan kendilerine kayyım tayin edilenlerin 1878/3240 payı bulunduğu belirtilerek yeniden indirim yapılmakla eksik miktara hükmedilmesi doğru görülmemiştir” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiştir.Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla;Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi,gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13. maddesinin j. Bendi gereğince davacı Kayyım İstanbul Defterdarlığından harç alınmasına yer olmadığına, 16.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.