Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2144 - Karar Yıl 2008 / Esas No : 12333 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ : SİLİFKE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 24/04/2007NUMARASI : 2005/17-2007/140Taraflar arasında görülen davada;Davacı, çekişme konusu 218 ada 4 parsel sayılı taşınmazda davalılar ve dava dışı kişilerle paydaş iken 24.11.1999 tarihinde ortaklığın giderilmesi davası açtığını, taşınmazda kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verildiğini ve davaya konu 8 nolu bağımsız bölümünde adına tescil edildiğini, davalıların ise 8 nolu bağımsız bölümü kullanmaya devam ettiklerini ileri sürerek, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteminde bulunmuştur.Davalılar, çekişme konusu yeri mahkeme kararından sonra tahliye ettiklerini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. - KARAR-Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 218 ada 4 parsel sayılı taşınmazdaki 8 nolu bağımsız bölümün Silifke Sulh Hukuk Mahkemesinin 1999/764 Esas 2003/814 karar sayılı ve 17.5.2004 tarihinde kesinleşen ortaklığın giderilmesi davası sonucunda davacı adına tescil edildiği anlaşılmaktadır.Davaya konu taşınmazın öncesinin paylı mülkiyet hükümlerine tabi olduğu ancak dönem itibariyle herkesin payına karşılık kullandığı yer bulunduğu, başka bir ifade ile intifadan men olgusunun bu evrede gerçekleşmediği gözetilerek anılan dönem itibariyla ecremisilin reddine karar verilmiş olması kural olarak doğrudur.Nevar ki, dinlenen tanık beyanlarına ve özellikle bilgisine başvuralan tanıklardan A..... E......... keşifte aktardığı bilgilere göre 2005 yılının Şubat ayına kadar davalı Veli'nin kiracısı olarak çekişme konusu taşınmazın bir bölümünü kullandığı daha sonra davalı E...... onun yerine geçerek kullanımı sürdürdüğü anlaşılmaktadır.Bu durumda davacının anılan taşınmazda tam mülkiyet sahibi olduğu dönem itibariyle davalıların taşınmaza elattığı ve bu dönem itibariyla evrimisile hak kazandığı gözetilmek ve deliller bu doğrultuda değerlendirilmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olamsı doğru değildir.Davacının bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir.Kabulü ile hükmü açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 25.2.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.