MAHKEMESİ : ÇİVRİL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 20/12/2012NUMARASI : 2011/240-2012/632Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar davacı lar ve bir kısım davalılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı pay oranında tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.Davacılar, mirasbırakanları Z.. D..'ın dava konusu 6630, 6645, 7183, 7199, 7674 parsel sayılı taşınmazlarını C. D..'a, 4852, 6601 ve 381 ada 4 parsel sayılı taşınmazlarını M.. D..'a, 1223 ve 1357 parsel sayılı taşınmazlarını H.. D..'a, 392 ada 1 parsel sayılı taşınmazı ise H. S..'ya satış suretiyle temlik ettiğini, dava açılacağının duyulması üzerine H.S..'nın taşınmazı A.B..'ya devrettiğini, M.. D..'ın da 4852 parseli kayınbiraderi olan M.. M..'e temlik ettiğini, daha önce açılan 1998/441 E. sayılı davada muvazaa olgusunun kabul edildiğini, işlemlerin mirastan mal kaçırmak amacıyla yapıldığını ileri sürerek pay oranında iptal ve tescil istemişlerdir.Bir kısım davalılar davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, 6630, 6645, 7183, 7199, 7674, 6601, 1223, 1357 ve 381 ada 4 parsel sayılı taşınmazlar bakımından davanın kabulüne, 4852 ve 392 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan deliller ile mirasbırakanın dava konusu 6630 ve 6645 parsel sayılı taşınmazları davalı oğlu Cemil'e, 6601 ve 381 ada 4 parsel sayılı taşınmazı davalı oğlu Muhammet'e ve 1223 ile 1357 parsel sayılı taşınmazları davalı gelini Hanife'ye diğer mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı şekilde temlik ettiği saptanarak bu taşınmazlar yönünden davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalıların bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir, reddine,Davacılar ile davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince; mirasbırakan Z.. D..'ın dava konusu 392 ada 1 parseli torunu Hüseyin'e, 4852 parseli de oğlu Muhammet'e muvazaalı olarak temlik ettiği, dava dışı Hüseyin'in edindiği taşınmazı kayınbiraderi Atalay'a; Muhammet'in de kendi kayınbiraderi M.. M..'e devrettikleri, davalı Atalay ve M.. M..'in diğer davalıların kayınbiraderleri olduklarından muvazaalı işlemi bilen veya bilmesi gereken kişiler oldukları dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Nitekim anılan hususlar Çivril Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1998/441 E.- 2010/118 K. sayılı dosyasında da sabit görülerek, 4852 ve 392 ada 1 parseller yönünden işlemlerin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ve bu karar Dairece onanmıştır. O halde dava konusu 392 ada 1 ve 4852 parseller bakımından da davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği açıktır.Diğer taraftan dava konusu 7183 ve 7199 parsellere ilişkin akit tablosu incelendiğinde, davalı Cemil'in bu parselleri 25.09.1989 tarihinde dava dışı G. K..'den satın aldığı 7674 parsel sayılı taşınmazı da dava dışı kardeşi A.. S..'dan edindiği ancak taşınmazın tüm tedavül kayıtlarının dosyada bulunmadığı, bu kapsamda Dairece verilen geri çevirme kararının da tam olarak yerine getirilmediği anlaşılmaktadır.Hal böyle olunca, dava konusu 392 ada 1 ve 4852 parsel sayılı taşınmazlar bakımından davanın kabulüne, 7183 ve 7199 parsel sayılı taşınmazlar bakımından davanın reddine; 7674 parsel sayılı taşınmazın ise tüm geldi kayıtları getirtilerek mirasbırakan tarafından yapılan bir temlik bulunması halinde davanın kabulü aksi halde davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.Davacı ve davalı tarafın bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.