MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : MURİS MUVAZAASI HUKUKSAL NEDENİNE DAYALI ALACAKTaraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda; yerel mahkemece, davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, davacılar vekilince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, Tetkik Hâkimi ...' ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı alacak isteğine ilişkindir.Davacılar, muris ... in 01/08/2008 yılında öldüğünü, murisin 1323 ada 61 parsel sayılı taşınmaz üzerine bina yaptırdığını, bina ve arsa murise ait olmasına karşın, binadaki 3 ve 4 nolu bağımsız bölümler ile depo vasıflı bodrum katın 4/6 payının davalı adına tescil edildiğini, ayrıca muris tarafından depo vasıflı bodrum katın 2/6 payının, diğer oğlu Hilmi' nin kızı olan ...' ya temlik edildiğini, devamında davalı adına muvazaalı olarak tescil edilen yerlerin dava dışı 3. kişilere aktarıldığını, murisin maddi durumunun iyi olduğunu, davalıya yapılan temliklerin mal kaçırma amaçlı gerçekleştirildiğini, murisin, davacıların anneleri olan ...' yı .... Noterliği'nin 08/02/2005 tarih, 1746 yevmiye sayılı düzenleme şeklinde vasiyetnamesi ile mirasından ıskat ettiğini, dava açma hakkının Rabia' nın mirasçıları olarak kendilerinde olduğunu ileri sürerek, 1323 ada 61 parseldeki 3 ve 4 nolu bağımsız bölümler ile depo nitelikli bağımsız bölümün 4/6 payının satışından elde edilen gelirin miras payları oranında davalıdan tahsilini istemişlerdir.Davalı, adına kayıtlı taşınmaz bulunmadığını, dava değerinin düşük gösterildiğini, dava konusu taşınmazı inşaat halinde iken satın alıp yaptırdığını, murise bedel ödediğini, ödediği bedele ilişkin belge olduğunu, işlemin muvazaalı olmadığını, muvazaa iddiasının... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2008/178 esas sayılı dosyasında dava konusu yapıldığını, muvazaa ispat edilemediğinden davanın reddedildiğini, kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiğini belirtip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının dava konusu bağımsız bölümlere 30/09/1998 tarihinde kurulan kat irtifakı sonucu malik olduğu, muris ile davalı arasında görünürde de olsa bir satış ya da ölünceye kadar bakma akti yapılmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; mirasbırakan ... in 1323 ada 61 parsel sayılı taşınmazdaki 25/75 payını 23/08/1985 tarih, 4527 yevmiye sayılı akitle eşi ...' ya, 25/75 payını 01/09/1988 tarih, 3545 yevmiye sayılı akitle davalı ...' ye satış suretiyle devrettiği, ...' nın taşınmazdaki 25/75 payını 15/09/1994 tarih, 4078 yevmiye sayılı akitle davalı ...' ye satış suretiyle devrettiği, bu şekilde dava konusu taşınmazda mirasbırakanın 25/75, davalı ...' nin 50/75 oranlarla paydaş oldukları, 30/09/1998 tarih, 3559 yevmiye sayılı işlemle taşınmazda kat irtifakına geçildiği, 6/34 arsa paylı bodrum 1 nolu depo vasfındaki bağımsız bölümün 2/34 payının muris, 4/34 payının davalı, 10/34 arsa paylı 3 ve 4 nolu mesken vasfındaki bağımsız bölümlerin davalı ... adına tescil edildiği, murisin 1 nolu depodaki payını 17/04/2004 tarihinde, dava dışı ...' ya, davalının aynı bağımsız bölümdeki payını 16/8/2008 tarihinde dava dışı ...' e, davalının 3 nolu bağımsız bölümü 10/04/2011 tarihinde 1/2 paylarla dava dışı ... ve ...' ya, 4 nolu bağımsız bölümü 16/08/2005 tarihinde yine dava dışı...' e satış suretiyle aktardığı, muris ... in 01/08/2008 tarihinde öldüğü, geride mirasçı olarak çocukları ...., davalı ... ve ...' yı bıraktığı, murisin 08/02/2005 tarih, 1747 yevmiye sayılı düzenleme şeklindeki vasiyetnamesi ile kızı ...t soyunu mirastan ıskat ettiği, davacılar ... ve ...' ın ...' nın çocukları olduğu anlaşılmaktadır. Bilindiği ve TMK'nın 510 ve devamı maddelerinde düzenlendiği üzere miras bırakan saklı paylı mirasçısını ölüme bağlı bir tasarrufla mirasçılıktan çıkarabilir.Mirasçılıktan çıkarılan kimse, mirastan pay alamayacağı gibi tenkis davası da açamaz.Somut olayda, miras bırakan 08.02.2005 günlü vasiyetname ile kızı ...yı ve...'nın alt soyunu mirasçılıktan çıkarmıştır.Bu vasiyetname iptal edilmediği sürece Rabia'nın çocukları olan ve ... ile birlikte mirasçılıktan çıkartılan davacıların açtıkları davanın dinlenmeyeceği kuşkusuzdur.Ne var ki, mahkemece bu yön üzerinde durulmamış, davacılar tarafından mirasçılıktan çıkartılmaya ilişkin vasiyetnamenin iptali konusunda bir dava açılıp açılmadığı araştırılmamıştır.Hâl böyle olunca, vasiyetnamenin iptali isteğiyle bir dava açılıp açılmadığının açıklığa kavuşturulması, vasiyetname iptal edildi ise işin esasının incelenmesi, bir iptal davası yok ise, vasiyetname geçerli olduğu sürece davacıların davasının dinlenemeyeceği gözetilerek davanın sıfat yokluğundan reddedilmesi gerekirken esastan reddedilmesi doğru değildir.Davacıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 22.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.