Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 189 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 8903 - Esas Yıl 2008





MAHKEMESİ : SAMSUN 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 22/04/2008NUMARASI : 2005/193-2008/161Taraflar arasında görülen davada; Davacı, miras bırakan T.'in adına kayıtlı 20 parsel sayılı taşınmazını mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olmak davalıya temlik ettiğini, muris babası V.adına kayıtlı 15 parsel sayılı taşınmazın ise kendisinin ketmedilmek suretiyle mirasçılarına intikalden sonra davalıya temlikinin sağlandığını ileri sürerek, tapu iptal tescil ve ecrimisil taleplerinde bulunmuştur.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davacının iddialarının kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 13.1.2009 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat H... E... E... ile temyiz edilen vs. vekili Avukat N... Y... geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR-Dava, muris muvazaası ve ketmi verese hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğine ve toplanan delillere göre; miras bırakan Temel'in 20 parsel sayılı taşınmazla ilgili olarak yapmış olduğu temlikin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu, 15 parsel sayılı taşınmaz yönünden de ketmi verese hukuksal nedenine bağlı olarak yolsuz tescil oluşturulduğu saptanmak suretiyle tapu iptal ve tescil isteklerinin kabul edilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur.Bu yöne değinen davalının temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.Ancak, çekişme konusu taşınmazların uzunca ve 10 yıla yakın bir süredir davalının kullandığı ve davadaki isteğin niteliğine göre sicil kaydının şeklen davalının üzerinde bulunduğu, oysa gerçekten terekeden ve davacının mülkiyetinden çıkmadığı ve kurulacak hükmün de inşai değil açıklayıcı nitelik taşıyacağı gözetilmek suretiyle davacı tarafından taşınmazları tasarruf etmemesi için bir uyarı veya ihtar yapılmadığı nazara alındığında davalının taşınmazda fuzuli şagil olarak kabul edilemeyeceği haksız işgalcinin taşınmaz malikine, taşınmazı haksız olarak kullanmasından kaynaklanan ve ödemekle yükümlü bulunduğu ecrimisilden sorumlu tutulamayacağı tartışmasızdır.Hal böyle olunca ecrimisil talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş, olması doğru değildir.Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir.Kabulü ile hükmün açıklanan nedene hasren HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 19.12.2008 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 550.00.-TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 13.1.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.