MAHKEMESİ : ALANYA 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 19/09/2013NUMARASI : 2010/545-2013/324Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil-tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacılar, davalılar D.. S.. vd. vekili ve davalı S.. S.. vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş; mahkemece verilen kesin süre içerisinde davalı S.. S.. vekili tarafından eksik temyiz harcı yatırılmadığından temyiz isteğinin reddine karar verilmiş ve bu ek karar davalı S.. S.. vekili tarafından temyiz edilmemiş olmakla dosya usûlüne uygun temyiz talepleri yönünden incelendi, Tetkik Hakimi... raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı, pay oranında tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir.Mahkemece, davalı S.yönünden feragat nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı Ş.yönünden davanın reddine, davalılar A.l, D.i, M., N.i ve S. yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan deliller ile, tarafların mirasbırakanı M. A. S. çekişme konusu .. parseldeki 2/3 payını, 3966 parsel sayılı taşınmaz ile 3418 parseldeki 1 ve 3 numaralı bağımsız bölümleri davalılar A.. D.., N.i, M., S. D. ve Ş.. S..'a satış yoluyla temlikinin, mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu saptanmak suretiyle, davanın kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Bir kısım davalılar vekilinin bu yönlere ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.Diğer temyiz itirazlarına gelince; davacılar vekilinin açıklamalarını içeren 12.09.2011 tarihli dilekçesi ile davalı S. yönünden davadan feragat edilmiş olup, davanın feragat nedeniyle reddine ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6. maddesine göre davalı lehine avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir. Ayrıca aynı dilekçe ve davacılar vekilinin 20.09.2011 tarihli celsede tutanağa geçirilen beyanına göre, davalı Ş. yönünden dava bedele dönüştürüldüğünden davalı Ş.'e temlik edilen pay bakımından bedel isteğinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçelerle yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi de doğru değildir.Öte yandan, mirasbırakan M. A.i S. 21.10.2009 tarihinde, eşi F.ise dava açılmadan önce 27.5.2010 tarihinde ölmüştür. Bu durumda anneden davacılara intikal edecek pay oranları da dikkate alınarak hüküm kurulması gerekirken, anne F. hayatta iken temin edilen önceki tarihli mirasçılık belgesine göre hüküm kurulması ve muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davalarda dava değerinin temlik edilen paydan davacıların miras paylarına karşılık gelen değer olduğu gözetilerek, bu değer üzerinden harç ve yargılama giderine hükmedilmesi gerekirken fazla harca ve davacılar lehine fazla vekalet ücretine hükmedilmesi de isabetsizdir.Davalılar D.. S.. vd. vekili ile davacılar vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerden ötürü yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 01.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.