MAHKEMESİ : ANKARA 23. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 06/06/2013NUMARASI : 2011/403-2013/335Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece, elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne, 5 sayılı parsel yönünden ise ortaklığın giderilmesi davası ile satışına karar verildiği gerekçesi ile karar verilmesine yer olmadığına ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, imar parseline elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.Davacı, kayden paydaşı buluduğu 1 ve 5 sayılı imar parsellerinin bir bölümüne davalı Levent'in sera yapmak ve kuyu ile müştemilatı kullanmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteği ile eldeki davayı açmış, davalı Levent ise çekişmeye konu yerleri davaya dahil edilen babası K.. G..'den kiralamak suretiyle kullandığını, tecavüzün imar uygulaması ile oluştuğunu savunmuştur.Mahkemece, 1 sayılı parsel yönünden elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne, 5 sayılı parsel yönünden ise ortaklığın giderilmesi davası ile satışına karar verildiği gerekçesi ile karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, dava konusu 60411 ada 1 sayılı parselin davacı ile dava dışı kişi adına, komşu 60404 ada 5 sayılı parselin ise; davacı, dahili davalı K.. G.. ve dava dışı kişiler adına paylı mülkiyet üzere kayıtlı olduğu, anılan parsellerin imar uygulaması sonucu oluştuğu, davalı Levent'in gerek imar parsellerinde gerekse geldisi kadastral parsellerde kayıttan ve mülkiyetten kaynaklı bir hakkının bulunmadığı, yargılama sırasında dava dahil edilen K.. G.. 'in oğlu olduğu anlaşılmaktadır.Her ne kadar, somut olayda, yargılama sırasında 5 parsel sayılı taşınmazda paydaş olan K.. G.. davaya dahil edilmiş ise de HMK'nin 124. maddesindeki koşullar gerçekleşmedikçe dahili dava yoluyla bir kimseye taraf sıfatı verilmesi ve aleyhine hüküm oluşturulması mümkün değildir. Öte yandan; çekişme konusu 1 ve 5 parsel sayılı taşınmazlarda davalı Levent'in gerek imar parsellerinde gerekse geldisi kadastral parsellerde kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkı bulunmadığı, ayrıca çekişme konusu taşınmazların paylı mülkiyet üzere kayıtlı olduğu, bu sebeple geçerli bir kira sözleşmesinin kabul edilebilmesi için Türk Medeni Kanununun 691.maddesi ve 06.05.1955 tarih 12/18 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince aktin pay ve paydaş çoğunluğunca gerçekleştirilmesi zorunlu olduğuna göre; 1 parsel sayılı taşınmaz hakkında davalı Levent yönünden elatmanın önlenmesine karar verilmesinde ise bir isabetsizlik yoktur. Bu nedenle davalı Levent'in bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.Öte yandan, davaya konu taşınmazlarda davalı Levent'in elatmasının önlenmesine karar verilen alanlar dikkate alınarak bu yerler üzerinden davacının payına isabet eden oranda ecrimisil belirlenerek bu miktarın hüküm altına alınması gerekirken; davalı Levent'in babası K.. G..'in 5 parsel sayılı taşınmazdaki payının davalının kullandığı alandan mahsup edilmek suretiyle ecrimisil hesabının yapılması da doğru değildir.Kabule göre de; eldeki davanın 13.09.2011 tarihine açıldığı, ve dava dilekçesinde 01.05.2011 tarihinden ileriye doğru 01.05.2011 ile 13.09.2011 tarihleri arasındaki dönem için ecrimisil istenildiği halde, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 26. maddesinde düzenlenen taleple bağlılık ilkesine aykırı şekilde talep aşılmak suretiyle 1 parsel sayılı taşınmaz yönünden 13.09.2006 tarihinden itibaren ecrimisile hükmedilmesi de isabetsizdir.Taraf vekillerinin belirtilen nedenlerle temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 20.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.