Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1766 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 673 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ: ORTAKÖY(AKSARAY) ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 04/07/2007NUMARASI: 2005/166-2007/220Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, miras bırakan Ç.Ö.in 2439 ve 3298 sayılı parsellerini 2.eşi davalı Tevhide’ye, 576 parseli de 2. eşinin yeğeni olan davalı Y.a mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı biçimde devrettiğini, ayrıca daha önce 21.10.1991 tarihli vasiyetnamesi ile de içinde 2439 parselinde bulunduğu 10 parça taşınmazını mirasçılarına vasiyet ettiğini, bu vasiyetname ile saklı payların zedelendiğini ileri sürmüşler 2439, 3298 ve 576 parsellerin tapularının iptaliyle payları oranında tescil, olmadığı takdirde tenkisini, vasiyetname yönünden de saklı payların ihlali oranında tenkisini istemişlerdir.Bir kısım davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair karar, Dairece; “…3298 parselin senetsizden davalı adına kadastroca tespit edildiği, bu parsel bakımından ret kararının doğru olduğu, 2439 ve 576 parselin temlikinin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu, bu parseller bakımından davanın kabul edilmesi, vasiyetnameye konu taşınmazlar yönünden ise belirtilen ilkeler doğrultusunda tenkis raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği…” gerekçesiyle bozulmuştur.Bozmaya uyulmuş ancak taraflar arasındaki sulh anlaşması gereğince davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.Karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi . .raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR-Dava, tapu iptal, tescil ve tenkis isteklerine ilişkindir. Mahkemece, sulhun tasdikine karar verilmiştir. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden, mahkemece taraflar arasında düzenlenen sulh sözleşmesi gözetilerek sulhun tasdikine karar verilmiş olması kural olarak doğrudur. Ancak yerel mahkeme kararının hüküm fıkrasının 4.bendinde 2439 parsel sayılı taşınmazla ilgili olarak davada taraf olmayan F.a A..adına tescil kararı verilmesi doğru değildir.Hemen belirtilmelidir ki, Tapu sicillerinin oluşturulması ve tutulması kamu düzeniyle ilgili olup, res'en gözetilmesi gerekli bir husustur. Öyleyse, sulhün tastikiyle yetinilmesi gerekirken ayrıca tescil kararı verilmesi isabetsiz olup, davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedene hasren HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12.02.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.