Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 17512 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 5816 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : ALADAĞ SULH HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 29/11/2013NUMARASI : 2013/69-2013/97 Taraflar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Talep, tapu kayıtlarında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkin olup, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, dairece; “eksik araştırma ile karar verilmesi doğru değildir. Davacının murisinden başka Ahmet ve Elife oğlu Mustafa’nın olduğu tespit edildiğinden bu kişi sağ ise kendisi, ölmüşse mirasçıları duruşmaya çağrılarak talep konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı sorulmalı, gerektiğinde keşif de yapılarak sonuca ulaşılmalıdır” gerekçesiyle bozulması üzerine bozma ilamına uyularak mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki, bozma ilamına uyulmakla bozma lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak meydana gelir, bozma doğrultusunda işlem yapmak mahkemece zorunlu hale gelir. Somut olayda ise, mahkemece, bozma ilamına uyulmasına rağmen bozma doğrultusunda gerekli araştırma ve inceleme yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur. Şöyle ki, kaydı düzeltilmek istenen M.. K.. ile aynı isimde olan Ahmet ile Elife oğlu M.. K..’in ölüm kaydına ulaşılamamış, mirasçıları belirlenmemiş, taşınmazlar mahallinde keşif yapılarak mahalli bilirkişiler ve tanıklar yeniden dinlenilerek davacı murisi olan M.. K..’den başka anılan taşınmazlarda hak iddia eden kimsenin olup olmadığı belirlenmemiştir. Hâl böyle olunca; bozma ilamı doğrultusunda gerekli araştırma ve incelemenin yapılması, dava konusu taşınmazlarda davacı murisinden başka hak iddia eden kişilerin olup olmadığının yukarıda açıklandığı şekilde saptanması ile hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir. Davalının bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 13.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.