MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİLYanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulü ile taşınmazın bedel karşılığı davacı adına tescile ilişkin olarak verilen karar davacı ve davalı ... tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile taşınmazın bedel karşılığı davacı adına tescile karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu tarla vasıflı 654 parsel sayılı taşınmazın hükmen 07.12.2001 tarihinde davalı ... adına tescil edildiği, anılan kaydın dayanağı tescil ilamının Kadastro Mahkemesinin 1995/222 Esas, 2000/432 Karar sayılı kararı olduğu ve bu kararın Yargıtay denetiminden geçmek suretiyle 26.03.2001 tarihinde kesinleştiği, taşınmazın daha sonra davalı ... tarafından oğlu olan davalı ...’a 07.10.2002 tarihinde satış suretiyle temlik edildiği, davacının çekişme konusu taşınmazın bir kısmını 1994 yılında harici senetle satın aldığını ve ...2. Asl.Hk.Mh.lnin 2005/167 Esas, 2006/121 Karar sayılı kararı ile taşınmazın kısmen adına tesciline karar verildiğini ve bu kararın da 26.10.2006 tarihinde kesinleştiğini, üzerine bina yaptığını ileri sürerek eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır. Somut olayda, davacının kesinleşmiş mahkeme kararına dayalı olarak eldeki davayı açtığı, yine taşınmazın davalı ... adına hükmen tescil edildiği, adı geçenler anılan tescil ilamlarında karşılıklı olarak taraf olmadıklarından kararların birbirlerini bağlamayacağı ve bu durumda tarafların dayandıkları hakkın özünün incelenmesi gerekeceği kuşkusuzdur. Hal böyle olunca, çekişme konusu taşınmaz yönünden tarafların dayandıkları hakkın özünün incelenmesi, mülkiyet hakkının taraflardan hangisi lehine gerçekleştiğinin araştırılması, bu yöndeki delilleri değerlendirilmek suretiyle hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken anılan husus gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi kabule göre de bedel karşılığı tescile karar verilmesi de isabetsizdir.Davacı ve davalı ...’ın temyiz itirazının kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 05.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.