MAHKEMESİ : FOÇA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 14/02/2012NUMARASI : 2010/121-2012/62Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı ve dahili davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 15.01.2013 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz edenler vekili Avukat D. K.. ile temyiz edilen vekili Avukat O. Y.. geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi .. tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillere göre; yargılama sırasında ölen davalı M..’in diğer tarafların annesi olduğu; 147 ada 9 parsel sayılı taşınmazın; M..’in annesine ait iken 06.02.1973 tarihinde satış yoluyla tarafların ortak miras bırakanı K..’ye temlik edildiği, K..’nin ölümü üzerine davalı M.. tarafından, davacının Foça Noterliği’nin 23.08.1985 tarihli vekaletnamesine istinaden ve diğer çocuklarının (diğer davalı ve dahili davalıların) da verdikleri farklı vekaletnamelerle 05.10.1987 tarihinde adlarına intikalen tescilden sonra dava dışı inşaat şirketine satış suretiyle devredildiği ve bilahare de bu şirketten aynı yolla 17.11.1989 tarihinde davalı M.. adına devralındığı, daha sonra davalı M..’in 10.08.1992 tarihinde dava dışı Belediyeden satın aldığı komşu 26 sayılı parselle 05.01.1995 tarihinde tevhit edilerek dava konusu 147 ada 27 sayılı parselin oluştuğu; davalı M..’in çekişmeli 27 parsel sayılı taşınmazı vekili aracılığıyla 20.01.2004 tarihinde dava dışı M. E..’e satış şeklinde devredip, M.D..’ın da 12.04.2005 tarihinde davalı J.. C..’a aynı biçimde temlik ettiği; davalı M..’in davacının payını vekili sıfatıyla temlik edip, bilahare kendi adına temellük ettiği ve bu işlemlerle vekalet görevini kötüye kullandığı, davalı C..’un da taşınmazın evveliyatını ve anılan işlemleri bildiği ve bu davalının taşınmaz üzerine yapılan binadan kaynaklanan herhangi bir hakkı var ise başka bir davanın konusunu oluşturabileceği belirlenmek ve bu olgu benimsenmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davalı ve dahili davalıların bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.Ancak; dava konusu taşınmazın tevhit parseli olduğu gözetilmeksizin, başka bir ifadeyle davacının payının temlik edildiği 9 sayılı parsel ile münhasıran davalı M..’e ait 26 sayılı parselin birleştirilmeleri ile çekişmeli 27 sayılı parselin oluştuğu (26 parselin Belediyeden satın alındığı) dikkate alınmaksızın, 27 sayılı parselin tamamı üzerinden iptal ve davacının miras payı oranında tescile karar verilmiş olması doğru değildir.Hal böyle olunca, davacının 9 sayılı parselde temlik edilen payının oranlama yapılmak suretiyle çekişmeli 27 sayılı parsele yansıtılması ve bu oran itibariyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde fazlaya hükmedilmiş olması isabetsizdir. Davalı ve dahili davalıların bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 29.12.2012 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz edenler vekili için 990.00.-TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, 15.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.