MAHKEMESİ : KÜÇÜKÇEKMECE 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 03/04/2013NUMARASI : 2011/649-2013/119Taraflar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, ecrimisil isteğine ilişkindir.Mahkemece,bilirkişi raporuna atfen davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; davacının, kayden maliki olduğu 4367 parsel sayılı taşınmazı davalı şirketin yapılanmak suretiyle işgal etmesi nedeniyle davalı aleyhine elatmanın önlenmesi,yıkım ve ecrimisil tahsili için 09.11.2004 tarihinde Küçükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/791 (Bozma sonrası 2007/660 ve 2009/49) Esas sayılı dosyası üzerinden açtığı davanın Mahkemenin 2006/684 (bozma sonrası 2008/26 ve 2009/473) Karar sayılı kararı ile kabul edildiği ve kararın derecattan geçmek suretiyle kesinleştiği,yine davacının davalı aleyhine ecrimisil tahsili için 09.06.2008 tarihinde Küçükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/412 Esas sayılı dosyası üzerinden açtığı davanın Mahkemenin 2011/126 Karar sayılı kararı ile kabul edildiği ve yargılama sırasında derecattan geçmek suretiyle kesinleştiği,fenni bilirkişi raporuna göre yıkım kararının 2012 yılının Nisan ayında infaz edildiğinin belirtildiği,davacının eldeki davada ise 09.06.2008 tarihinden dava tarihi olan 11.07.2011 tarihine kadar toplam 28.000,00 TL (ıslah ile birlikte 36.165,00 TL) ecrimisil isteğinde bulunduğu anlaşılmaktadır.Hemen belirtilmelidir ki; davalının, ecrimisil davasına konu dönemde de davacının kayden malik olduğu taşınmazı haklı ve geçerli bir nedene dayanmaksızın işgal ettiği gözetilerek ecrimisile hükmedilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur.Davalı vekilinin bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir.Reddine.Davalı vekilinin öteki temyiz itirazları ile davacı vekilinin temyiz itirazına gelince;Davacının, ecrimisil konusunda açtığı dava sonucu kesinleşen karar, taraflar yönünden bu davada kesin delil ve emsal niteliğindedir.Yerleşmiş yargısal ilkeler doğrultusunda kesinleşen önceki dönemin ecrimisil miktarına Üretici Fiyat Endeksinin tamamı yansıtılmak suretiyle belirlenecek miktardan az olmamak koşuluyla bulunacak ecrimisilin hüküm altına alınması gerektiği açıktır.Hal böyle olunca,önceki dönem için kesinleşen ecrimisil miktarına sonraki yıllar için tam ÜFE oranında artırım yapılmak suretiyle belirlenecek miktardan az olmamak koşuluyla bulunacak miktara hükmetmek gerekirken, emsal incelenmeden soyut ifadelerle düzenlenmiş bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması doğru olmadığı gibi ecrimisil davalarında, her dönem için belirlenen miktara dönem sonu (tahakkuk tarihi) itibariyle faiz yürütülmesi gerekirken belirlenen ecrimisil miktarının tamamına dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi de isabetsizdir.Kabule göre de;davalı .... Oluklu Mukavva Kutu Sanayi Limited Şirketinin dava tarihinden önce ticaret ünvanı .... Milas Ambalaj Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi olarak değiştiği halde karar başlığında davalının eski ticaret ünvanının yazılması da doğru değildir. Taraf vekillerinin bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edenlere geri verilmesine, 05.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.